Sayfalar

23 Aralık 2020 Çarşamba

KELİME OYUNU 1







KAYIKÇI

Güneşin en taze pırıltıları yeni yeni uyanıp kıpırdamaya başlayan çivit mavisi denizin kırışıklıklarına düşerken manzara küçük bir çocuğun gözlerinden taşan heyecana benziyordu.

Biraz açıkta duran bir kayıkçı matarasına doldurduğu kahvenin son yudumunu keyifle içmiş şimdi oltasındaki iğneye ne tür bir yem takması gerektiğini düşünüyordu. Bugün hangi balığa göre yem seçerse şansı daha yüksek olurdu, bunun belirlenmesi uzun sürdü. Belli ki pek tecrübeli değildi.

Kıyıda bir grup insan sabahın bu saatinde de olsa toplanmış ve dağınık sıralı bir oturma düzeni almışlardı. Bazısı yerlere atılan minderlerin üzerinde, bazısı kamp sandalyelerindeyken, ayakta olanlar ve kenara oturup sırtını gruba verirken ayaklarını denize doğru sallandıranlar vardı. Topluluğun odağında hoş ezgiler çalan bir müzik grubu vardı.

“Aç zülfünü gözlerini göreyim/Gözlerinin içi güler mi göreyim…”

Çalan şarkılardan ve sanatçının tatlı yemişler gibi hoş sesinden kayıkçı kadar martılar da hoşnuttu. Hepsi de sanki müziğe göre dönüyor, yükselip alçalıyordu.

Herhalde kıyıdan denizi izlemek huzur verici ve güzeldi. Bebek mavisi gökyüzünde altın gibi bir güneş, pamuk beyazı minik bulutlar, ufka doğru gittikçe küçülen irili ufaklı deniz taşıtlarının sağa sola gezintisi, suyun yüzünde bir görünüp bir kaybolan balıklar ve şaşkın martılar. Daha ne olsun…

Bir o kadar denizden kıyıyı izlemek de güzeldi. İnsana her şeyden uzakta bir dinginlik veriyordu. Bir şiir okumak veya bir tabloyu izlemek gibi veya çocukluktan kalma bir his hiç kaybolmayacak bir an gibi…

İnsanların şarkılara eşlik ettiği, arada bir alkışladığı duyuluyordu. Bir dede torunlarına bilezik tatlı alıyordu. Bir simitçi park etmiş arabaların arasından çıkmış kıyıya doğru geliyordu. Bisikletiyle kıyı boyunca ilerleyen bir başka grup manzarayı sağdan sola aşıyordu. Kıyı boyunca sıralanan banklardan bazısı oturup simit yiyen, gazete okuyan insanlarla doluydu. Bazısını kediler ele geçirmişti. Banklardan birine iki kız bir şiir yazıp martılar ve çiçekler çizmişti belki de çok sonra duruyor mu hala diye bakmaya geleceklerdi. Kayıkçı manzarayı izlerken işini ağırdan alıyordu.

Sakin huzurlu kaygısız bir manzaraydı. Bir o kadar da sihirliydi. Öyle ki bu sihri bakmasını bilmeyen göremezdi. Öyle bir sihir ki derin denizin içindeki tüm balıkların ve denizkızlarının bile ilgisini çekmiş olmalıydı. Belki de birazdan rengarenk balıklar sudan çıkıp yükselerek martılarla beraber bir dansa başlar ve su perileri çınlayan güneş ışıkları arasında şarkılara eşlik ederdi. Bunu da çocuklardan başka gören olmazdı ya olsun. Neyse ki çocuk kalmayı başaranların sayısı da hayli fazla diye düşündü kayıkçı. Sonra oltasını rastgele fırlattı. Bakalım bugün kısmetinde ne vardı…

“Hava çok güzel bugün/Bir umut var içimdeeee…/Lalalalalaaa/Selam olsun herkeslere tahtası eksiklereee…../Lalalalalalaaaa”

Son


MİRA

Geçenlerde Mira’nın burcunda tutkulu bir hafta olacağını yazıyordu. Burçlara pek inanmazdı doğrusu ama bir anda elindeki bitmiş pakete bakarken “Gökler haklıymış!” diye düşündü.

Bütün bir hafta boyunca İrlanda hakkında bir roman okurken evde oturup Tutku bisküvi yediğini fark etmişti. Yanında da tavşan kanı çay. Vampirler için uygun bir içecek. Şöyle tomurcuklu mis kokulu tavşan çayı. Ve minik böğürtlenler. Taze koparılmış kıpkırmızı ve mor böğürtlenler. Ah bundan sonra göklerle dalga geçemezdi. Tabaktaki son böğürtleni de ağzına atarken kitaptaki tarifi de deneyeyim tam olsun diye düşündü.

Hemen fiyuuv diye mutfağa koşup malzemeleri kontrol etti. Tarifteki her şey tam olarak vardı. Bir vampir olarak tatlı şeylere bayılırdı. Mutfakta unlar şekerler çikolatalar havada uçuştu. Büyü kazanının içine bütün malzemeleri doldurdu. Bir iki sihirli sözcük de mırıldandı. Tüm bunlar sırasında köşedeki piyano kendi kendine çalıyordu. Elbette müziksiz olmazdı.

Kazanın içine vanilya, tereyağı, deniz tuzu, karabiber, kabartma tozu, ejderha nefesi, kelebek tozu, denizkızı kuyruğu ve pudra şekeri de uçtuktan sonra son olarak da biraz viski döküldü. Kazan kaynadı, döndü, homurdandı, taştı gürledi ve en sonundaaa mis gibi viskili kekler birer birer kazandan fırlayıp Mira’nın kucağındaki sepete düştüler.

Eh bu büyü de amma yorucuydu. Neyse ki hiçbir şeyi patlatmadan veya yakmadan tamamlayabilmişti. Şimdi bir haftadır üzerinde kamp kurduğu kanepeye dönüp viski keklerini yerken vampirlerin Mars’ta koloni kurduğu belgeseli izleyecekti. Hayat sana böğürtlen veriyorsa reçel yap Mira diye düşündü ve İrlanda kitabından bu tarifi bulduğu için epey mutlu hissetti.emen

Son


VHALAR     (Eitha 1)

Zamanın elinde birer birer söndü yıldızlar

Vhalar’ın kızıla boyanmış kayıkları

Batıyorken altında gelgitlerin

Okyanus esintisinde gizlenmişti ağıtlar

Haykırdı denizkızı keskindi nefesi

Keskindi geceden

“Bakın, bakın şu diyarlara”

“Bakın!” diye haykırdı bir daha

Özgürlüğün kan köpüklü kıyıları

Unutuldu çoktan denizcilerin hayalleri

Hayalleri ve dilekleri

Batıyordu Vhalar’ın kayıkları

Batıyordu maviliğin karanlık koynuna

Hatırladığından daha sertti

Daha sertti yurdunun dalgaları

Haykırdı göklere son narasında

“Bakın şu denizkızının işine!”

Zambaklar sararıp dökerken yapraklarını

O mehtaplı gecenin içinde

Gözlerini açtı bir uykuya

Görkemli kıyıların savaşçısı

Kaldı geriye bir tek dalgaların sesi

Ve kaldı geriye denizkızının şarkısı

Son


EITHA     (Eitha 2)

Eitha okyanus rüzgarlarının ve soğuğun sürekli dövdüğü yoksul bir balıkçı kasabasında yoksul bir ailede doğup büyüdü. Kimi zaman rüzgar kasabayı öyle bir sallardı ki tuz ve yosunla karışmış bir koku çürümüş ahşap evler ve iskelelerin arasından yükselir bu sırada sallanan tahtaların gıcırtısı bir canavarın aç midesinden gelen gurultular gibi bölgeyi sarardı. Kasabanın sırtını dayadığı yüksek tepelerin en yukarısından bile bu koku ve gıcırtılar işitilirdi ve bu yüzden kasabaya sirenlerin çürük midesi anlamına gelen Kokharkan Koht-tiyan ismini takmışlardı. Ama kısaca Koht veya Koht-tiyan derlerdi.

Yoksulluk ve hayatta kalma kaygısı tüm kasaba halkı gibi zavallı kızın ailesinin belini öyle bükmüştü ki annesi hissizleşmiş babası şefkat duygusundan arınmış ve her şeye karşı duyarsız hale gelmişlerdi. Bu yüzden Eitha sevmek ve sevilmek nedir bilmeden büyümüştü. Bir babanın kızının saçlarını okşamasındaki o sıcaklığı hiç tatmamıştı. Ve bir annenin kucağının güvenini hiç hissetmemişti. Her zaman yaşamında bir eksiklik olduğunun farkındaydı ama bunun ne olduğunu bile bilmiyordu. Çünkü sevgi diye bir şeyin varlığının bile farkında değildi. Bu eksiklik ona karnı ağrıyormuş hissi verirdi. Sevgi ihtiyacı onda her gün ve gece kalbinde veya midesinde bir sorun var da hastaymış sanmasına yol açardı. Saf çocuk. Bu yüzden daima nane veya papatya toplayıp bunların çayını içerek şifa bulmak için dua ederdi. Yemyeşil taze nane çayı eşliğinde göklere bir yakarış... Eitha bu kırgın ve sefil hayatın içinde huzuru gökleri, tanrıları ve ışıklar içindeki kahramanları düşleyerek bulurdu. Bir gün onu duyacaklarını biliyordu. Ah nane çayı.. belki de gerçekten her şeyin çözümü buydu. Sorunlar bu kadarla kalsaydı..

Dehşetin fırtınaya karıştığı bir gecede görmüştü Eitha, ışığın ve kutsallığın cisimlenmiş hali olan Vhalar'ı ilk defa. Kasabayı kokuşmuş çürüyen etlerinden yayılan ölüm kokusuyla Gölge'nin müritleri çirkin yaratıklar sarmış ve bütün evleri talan etmiş, Eitha'nın ailesiyle beraber kasabadaki herkesi katletmişti. Zavallı kız aklını kaçırmanın eşiğinde fakat yaşadığı trajedinin şokuyla donup kalmıştı. Gözlerinde düşmeden kirpiklerinde asılı kalmış iki damla yaş duruyor, yangınların aleviyle aydınlanan cildi yağan karın etkisiyle buz tutuyordu. Konuşacak, bir kelime fısıldayacak takati kalmamıştı. Umuda dair en küçük bir kırıntı bile içinden silinmişken Vhalar ve emrindeki denizciler kıyıdaki sislerin içinden ay ışığını içlerinde taşıyan zırhlarıyla birer kıvılcım gibi fırlayıp gelmişti. O kızıl geceyi elindeki kılıçla yıldırım gibi ikiye bölüp sabah olmadan aydınlatmıştı ışığın ruhu Vhalar. İşte o gece böyle kurtarılmıştı Eitha ruhunun gölgeye düşmesinden. Ve böylece Vhalar'ın emrine girip bir denizci olarak kutsal ışık adına Gölge'ye karşı savaşmaya adadı kendini. Bu olay kadim şiirlerde bile işlenmişti sonradan.

Bu konuda yeteneği ilahi bir güç gibi her geçen gün artıyordu. Normalde herkesin tek bir uzmanlığı olmasına rağmen o hem silahında ustalaşmış, hem şifa yeteneği kazanmıştı ve ayrıca güçlü büyülü kalkanlar yaratabiliyor ve düşmanın zihnine girip onu kontrol edebiliyordu. Herkes Eitha'nın sanki sıradan bir insan değil de aslında göklere aitmiş gibi bir ruh gücüne sahip olduğunu düşünmeye başlamıştı. Böyle karmaşık bir ruh gücü sayesinde bir gün Vhalar ve diğer kutsal komutanlar gibi bir kahramana dönüşeceği belliydi. Böylece zaman içinde kimsenin olmadığı kadar bir hızla yükseldi ve Vhalar'ın sağ kolu oldu. Savaşta ikisini yan yana gören düşman artık çoğunlukla kaçıp saklanıyordu. Işık yavaşça gölgeye galip oluyor gibiydi. Yeryüzünün her yerinden zafer haberleri yayılıyordu. İkilinin beraber aynı yolda yürümesiyle Gölge'nin sonsuza dek yok edileceğine dair bir inanç askerler, yüksek rütbeliler, kahramanlar ve göklerdeki tembel tanrılar arasında bile fısıltılarla dolaşıyordu. Böylece ikisine evliliği yakıştırdılar ve müthiş kutlamalarla bir düğün kuruldu. Vhalar için bu önemli bir karar değildi. O sadece düşmanı nasıl daha iyi yok edeceği ve kendi üstleri ve göklerin engin görüşleri ve arzusunu umursardı.

Fakat sevgiye aç büyüyen ve Vhalar'a hayranlığı giderek artan Eitha ona çoktan vurulmuştu. İşte iki ilahi komutan göklerin emriyle bu şekilde evlendi. Buna en çok göklerdekiler sevinmişti çünkü Gölge haddini aşarak onları da tehdit eder olmuştu. Bu evliliği ışıkla kutsadılar. Fakat Chronos bile gelecekten bihaberdi.

İkili kutsal savaşlarına devam ederken Eitha'nın bir bebek beklemesi trajik bir sonun başlangıcı oldu. Eitha bu durumun sonucunda savaştan elini ayağını çekti. Aradığı gerçek sevginin çocuğunda olduğunu hissediyor ve tüm dünyası ondan ibaret hale geliyordu. Vhalar ise savaştan savaşa koşuyor, eve bir kez bile uğramıyor ve çocuğunun neye benzediğini bile merak etmiyordu. Aklı fikri Gölge'deydi. Onun o çirkin yaratıklarının insanları katlettiğini daha fazla görmek istemiyordu. Eitha savaşı terk ettiğinden beri de düşman daha da kuvvetlenmişti.

Eitha gittikçe yayılan savaşın alevinden oğlunu korumak için kimseye haber vermeden gizlice ücra bir köye saklandı. İhtişamdan ve saraylardan uzakta kendi yaşamının başlangıcındaki gibi köhne bir balıkçı kasabasıydı bu. Orada her şeyden uzakta huzuru bulacağına inanıyordu. Fakat bilmediği bir şey vardı. Köy halkı çocukların eti ve kanıyla bir Gölge canavarını besliyordu. Onu besleyerek ölüler dünyasından kurtarıp yaşayanlar dünyasına geçirerek göklerden intikamlarını alacaklarını düşünüyorlardı. Çünkü artık açlık ve sefalet içinde yaşamaktan bıkmışlardı. Gölge yaratığının hayata dönmesi için gereken son kurbanın oğlu olmasını ise Eitha hiç beklemezdi.

İşte böyle bir kez daha kendini dehşetin kucağında buldu Eitha. Oğlunu kucağından söküp aldıklarında köylülerin bir cadıdan alıp çayına attığı baharatın sersemleten uyuşukluğu içinde karşı koymaya gücü yetmemişti. Yine tüm umutları yüreğinden sökülmüşken Vhalar'ı üzerindeki kutsal ışığın aydınlığında geceyi alevlendirirken gördü. Eitha onun göklerden avuçlarında topladığı yıldırım ve yıldızların alevlerini görür görmez sevgilisinin ne yapmak istediğini anladı. Ciğerleri sökülürcesine Vhalar'a evladının canı için yakardı.

Gölge yaratığı sunakta dirilmek üzereydi ve hiç zaman kalmamıştı. Ona sunulan son çocukla da bütünleşmek üzereydi. Çocuğun bilinci sonunda kapanmış ve ruh özütü sonuna kadar çekilmişti. Vhalar topladığı yıldırımları ve yıldız ateşlerini hızla fırlattı. Böylece ritüel bıçak gibi kesiliverdi. Fakat zavallı çocuk da küle karıştı. Eitha küle dönüşmeden önce evladının "anneciğim!" diye seslendiğine yemin edebilirdi. Sonunda aklının mizanı paramparça olmuştu. Bu dünya defalarca her şeyi ondan sökerek almıştı.

Tüm bu trajedinin ve kaosun ortasında dirilmekte olan yaratığın özütünün geride kalan küçük bir parçası küllerin arasında hayatta kalmayı başarmıştı. Eitha'nın çıldırmış zihnini, parçalanmış ruhunu ve yüreğine dolan öfkeyi hissedince karanlık pençelerini ona yöneltmeye karar verdi. Feryatlar içindeki annenin zihnine sızıp fısıltılar bıraktı. "Zavallı Eitha... Göklerdeki ulu ve ışıklar içindeki tanrıların ve kutsal savaşçıların gözünde bir zerre kadar bile bir değeriniz yok..." işte böyle çeldi onun aklını "Senin dileklerini işitmeye tenezzül bile etmez onlar. Fakat ruhunu bize sunarsan sana tanrı kuvvetini vereceğiz."

Göklerde kara bulutlar yeniden toplandı o anda. Deliliğe düşen zihni intikam ateşiyle yanıyordu. Histerik bir sesle "Bunu kabul ediyorum..." cümlesi hafifçe döküldü kanı çekilmiş dudaklarından. Böylece Gölge ile birleşip yekvücut oldu Eitha. Tenindeki aydınlık cennet ışığı yerini karanlığa bıraktı. Mavi gözleri bir çift kuyu gibi simsiyah incilere dönüştü. Altın sarısı saçları gölgeden daha siyaha, kutsal ışıklar içindeki aurası bir karadeliğin karanlık enerjisine dönüştü. Acı dolu her anısı zihnine doldu. Gölge Varlıkları böyle beslenip güç buluyordu. Çığlıkları işitenlerin kulak zarlarını parçaladı. Nefreti ve öfkesi arttıkça Gölge Yaratığı kontrolü ele geçirdi ve daha da güçlendi.

Artık sadece intikam için nefes alan Eitha'nın avuçlarında kutsal ışığa karşın karanlık yıldız alevleri bulunuyordu şimdi. Her şey o kadar hızlı gerçekleşmişti ki kimse daha ne olduğunu anlayamadan tüm gücüyle Vhalar'ın üzerine yürüdü. Ve işte böylece karanlık ve aydınlık iki yıldızın savaşı başlamış oldu.

Son


ELINA     (Eitha 3)

Sislerin içinde ağır hareketlerle ilerledi Melek Elina. Ağaç kökleri ve taşlarla sınırları çevrelenmiş ayna gibi pürüzsüz suyun başına gelince bir süre ayakta durup sıradan kişilerin göremediği bir şeyleri görebiliyormuş gibi önce çevreye sonra da suya baktı. Bir insan boyu kadar genişliği olan bu su birikintisi akılların alamayacağı bir derinliğe sahipti. Elina sol eliyle ileri doğru hayali bir şeyleri fırlatıyormuş gibi bir daire çizdi. Bu sırada hayali gül yaprakları gecenin içinde gerçeğe dönüşüp suyun üzerine düştüler. Ay ışığı çevredeki her şeyin konturlarını gümüş bir kalem gibi çiziyor geriye kalan şeyler ise gölgeler içinde kalıyordu. Elina diğer elinde taşıdığı tütsüyü sonunda ayaklarının dibindeki taşların ve yabani otların arasına bıraktı. Yasemin otu ve bazı başka otların yanarken saldığı aroma her yanı sarmıştı.

Buraya yılda bir defa yapmakla mükellef olduğu ritüel için gelmişti. Ayna ona kimi gösterirse kaderine müdahale edecekti. Pek çok başka şeyden sorumlu başka yazar melekler içinde onunki çok talihsiz bir görevdi. Yaptıklarının sonucu bazen felaketlere bazen mucizelere sebep oluyordu. Fakat kime yardım edeceğini seçemezdi. Karşısına kötülüğe sebep olacak birisi bile çıksa ona yardım etmek zorundaydı. Yıldızlar ondan bunu istiyorsa başka çaresi yoktu. İki elini göğüs hizasında aniden birleştirip avuçlarını birbirine vurdu ve aynı hızla ellerini iki yana açıp avuçlarını yere çevirdi. Bu hareketle yaptığı sihirle beraber avuçlarından çevreye gümüşi bir ışık dalgası fırladı. Ardından bir taht gibi yontulmuş kayaya oturup bekledi.

Alnında uçları yukarı dönük gümüşi bir hilal dövmesi vardı. Gözlerini kapatmış olmasına rağmen bir şeyler olduğunda bunu hissedecek yeteneklere sahipti. Gözlerinin dış kenarından aşağı doğru üçer minik yıldız dövmesi yine gümüş gibi parlıyordu. Bu şekilde görevinin ona verdiği ağırlık altında gözyaşı döküyormuş gibi görünüyordu. Ne kadar süre kıpırdamadan öylece bekledi bilemiyordu. Sonra bir anda gözlerini açtı. Hissetmişti. "İşte başlıyor..." diye düşündü. Suyun içinde figürler belirmişti. Gölge, karanlık pençelerini bir kadının yüreğine geçirmiş onun aklını çelmek istiyordu. Kadın küle dönüşen oğlunu düşündükçe aklını kaybediyordu.

İyi ve kötü arasındaki bir uçurumda süzülen bu zavallı kadının adı Eitha'ydı. Gölgenin çağrısını duymazsa yitirdiklerinin dehşetiyle önce zihni sonra da kendisi yok olup gidecek ve trajik yaşamı bu şekilde son bulacaktı. Fakat yıldızlar kader oyununda onun tarafını seçmiş ve onu Elina'nın karşısına getirmişti. Elina az sonra yapacağı şeyin sonucunda Gölge'nin yeniden güç kazanacağını biliyordu fakat seçim yapma hakkı yoktu. "Öyle olsun.." diye fısıldadıktan sonra tüm nefesiyle suya üfledi. Eitha böylece Gölge'ye kulak verdi. Acısı içinde kor ateşler yakarken Gölge'nin çağrısını "Bunu kabul ediyorum.." diye yanıtladı.

İşte sudaki şekiller geldiği gibi kaybolurken Eitha'nın kaderi böyle değişmiş ve gölgeye işte böyle düşmüştü. Elina yıldızların seçimlerini sorgulayan bir bakışla taştan tahtında bir süre sessizce oturdu. Ardından "Öyle olsun.." diye tekrar ederek yerinden kalktı ve geldiği gibi sessiz adımlarla oradan uzaklaşıp sislerin içinde kayboldu.

Son

127 yorum:

  1. https://murekkeplehayaller.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili bonheur un yazısısı :)

    YanıtlaSil
  2. https://rozaninkutuphanesi.blogspot.com/2020/12/unutulan-bir-kasm-gunu-kelime-oyunu-4.html

    sevgili roza nın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  3. http://ayisigininhayaldunyasi.blogspot.com/2020/12/dedemin-masallar-3-kelime-oyunu-4.html

    sevgili uyuşuk hayalperest in yazısısı :)

    YanıtlaSil
  4. http://zamanikahve.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili kahve zamanı nın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  5. http://tosbagagunlugum.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili tosbağa günlüğü nün yazısısı :)

    YanıtlaSil
  6. https://fairytaleess.blogspot.com/2020/12/nisan-sabah-kelime-oyunu-4.html

    sevgili ilkay ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  7. https://kirmiziruh.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili kırmızı ruh un yazısısı :)

    YanıtlaSil
  8. şimdilik gördüğüm 7 kişi oldu.

    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam

    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vee ben de katildim asiri amatörce olsa da başlangıç için ideale yaklaşmış olabilirim yani umarım 😹😹

      Sil
    2. mükemmelis.

      heyooooo oleeey :)

      Sil
  9. Eitha Yunan kültüründen geliyor sanmıştım ama Güney Afrika'daki bir kültürde selamlaşmaymış. Daha önce bu türde yazmılmıydın? Ben görmedim değişik geldi. Sürekli şaşırtıyorsun bizi Deep hanım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kırmızı.

      eitha uydurdum, ne olduğunu bilmiyordum. ya hep değişik türlerde ve kelimelerle yazmaya çalışıyom işteee :) buna benzer şeyler yazdım hıhıms, özellikle vampir zombi severim :) bak bu öykü geçen haftaki şiirden yola çıkıyor. şiirde vhalar vardı, şimdi burda karşımıza çıktı, önce iyi sonra kötü oldu ve eitha ile savaşa girdiler ama sonu belli değil, vhalar aslında eitha nın kocasıydı :)

      Sil
    2. Uydurdun mu :) Kurgu değil gerçekten hikayesi varmışta sen onun üzerinden yazmışsın gibiydi.
      Kaçırtmışım fantastik yazılarını, 6,5 yıllık arada çok şey kaçırmışım desene.
      Bir de şiir beni darlıyor.

      Sil
    3. kırmızı.

      ya bütün yazılarımdaki bütün herşey kendi kurgum ki, hepsini hayal ediyom, uydurmatörlük dabıyom. gerçek hikayesi olan hiçbirşeyden yazmadım ki şimdiye dek hiç. işim gücüm hayal kurmak yaa. bişeyi alıp üstüne kurgu dapamam been vallası :)fontostikli yazarım tımams bundan sonra, kılıçlı, alienli, aileli :) vampir, cadı, büyü, efsun, peri, zombay, kertenkele filan tımıms :) şiir evet genelde öyledir, daraltır gerer inceltir kikiki :)

      Sil
    4. Alıntı yapmadığını biliyorum ama benim kastettiğim şey şu. Olan bir hikayeyi kurgulamak. Mesela Pollyanna saflığından kötü yola düşmüş, pinokyo da onu kurtarmaya çalılşıyor :)
      ( Kendi yazdığımı okuyunca kahkaha attım :D )

      Sil
    5. kırmızı.

      yok yok anlamıştım zaten. senin dediğin tür de var, fan story, hayran kurgusu, çok sevdiğin bir kitabı filan yeniden yazıyon. onu da yapmadım ama yapsam şeyi yaparım, little mermaid, en sevdiğim yaaa :)

      Sil
    6. Onu ne okudum ne izledim, o yüzden bir şey diyemeceğim içeriğini bilmediğim için. Seslendirmesini ve şarkısını Şebnem Ferah yapmıştı ona rağmen izlemedim :/ Bu arada fark ettimde ben kızımla hiç bir şey izlememişim yahu :(

      Sil
  10. Çok profesyonelce olmuş şahane emeğine sağlıkk okurken aklıma ilkokulda okuduğum kibritçi kız geldii bağdaştırdım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. mükemmelis.

      ay kibrtiçi kız ne güzel saol yaa pro değil hepsi denemeler iştee :) sen de alışcan bana neee :)

      Sil
  11. https://cmelisk.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili mükemmelis in yazısısı :)

    YanıtlaSil
  12. katılan 8 olduu.

    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam

    :)

    YanıtlaSil
  13. Yanıtlar
    1. bigudili anne.

      oooooo bigudili anne yazarısııı :)

      Sil
  14. Işık ve karanlığın bitmeyen kavgası ooo fantastik karanlık bi hikaye vee Vhalaar hahah :D yazık Eitha'ya ama Gölge'den başka kime kızılır bu hikayede bilemedim :) mısır tanrılarına benziyorlar bi de :) şimdiden baya kişi yazmış ben de hikaye düşünmüştüm yazmak için fantastik bişi ama dayımlardayken şuan yazamam gibi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sessiz gemi.

      eveey vhalar darı tanrısııı :) dayıııııı :)

      Sil
  15. https://bigudilianneblogger.blogspot.com/2020/12/baharatcnn-defteri-ksa-hikaye-kelime.html

    sevgili bigudili anne nin yazısısı :)

    YanıtlaSil
  16. katılım 10 olduuuuu.

    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  17. Deepciğim nasılsın öncelikle merhabaaa ben geri döndüm haber vermek istiyorummm ve bu aradaaa bayıldım bu etkinliğee *_* katılmak istiyorumm inşallah yazabilirimm^^

    YanıtlaSil
  18. Harika bir yazı olmuş deep eline sağlık :) bu arada ben de yazdım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hanife ertaş.

      oleey gözde öykücüüm :)

      Sil
  19. Deep ya valla bak saygısızlık yapmış gibi olmayayım ama yeminlen okuyamadım yazdığın hikayeyi..çoook uzun ..hani yalan yok sırf selam için geldim..ilk başta okumaya başladım sonra oooouuufffff sanırım devam ettiremeyeceğim dedim.çoooooooooookkkkk uzuuuuunnnnnduuuuuuu.
    Sevgiler:):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kahve zamanı.

      uzun yazıları okuyamıyordu :)

      Sil
  20. Konu ilgim dışında olmasına rağmen okudum ama baya vahşi olmuş, korkutucu,zombili falan. Yeni nesilin sevdiği oyunları canlandırdı gözümde. Hayal gücün şahane.

    YanıtlaSil
  21. Wagner'in Ride Of The Valkyries eşliğinde okudum. Modern mitolojiye katkılarını insanlık unutmayacak deep:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kaystros tyrha.

      oooo apocalypse now filmiiii :) mitoloji yaratıyorum ivit kikiki :)

      Sil
  22. https://benhnf.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili hanife ertaş ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  23. https://kaplandiary.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili kaplan diary nin yazısısı :)

    YanıtlaSil
  24. güzel yazı thanks

    YanıtlaSil
  25. Bu tarz çok hoş olmuş, kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
  26. Vayyy...
    Acı insanı ne hale getiriyor değil mi... hele bu evlat acısı ise ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. uyuşuk hayalperest.

      eveey kocasına bile düşman oldu, evlet acısından, haklısın :)

      Sil
  27. Ben de bir şiir yazdım etkinlik için. 🙂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bir edip.

      tımams şimdi ekliycem listeye. blogunuza yorum yapamıyorum ama okuyorum yanii :)

      Sil
    2. Teşekkür ederim.
      Yorum yapamıyor olmanız sizinle mi ilgili yoksa yorum sayfası ile mi ilgili merak ettim açıkçası. Herhangi bir sıkıntı görünmüyor aslında. 🙂

      Sil
    3. bir edip.

      bilemedim, kabul etmiyor yorumu, wordpress olmasından sanırım, diğer wordpress blogçularına da yapamıyorum yorum.

      Sil
    4. Çok ilginç. Hiç kimse yorum yapamıyor olsa anlayacağım ama siz de görüyorsunuz ki sistem çalışıyor. 🙂 Bunun doğrudan Wordpress ile ilgili olduğunu pek sanmıyorum. Yorum yapanların çoğu Blogger kullanıyor aslında. Yani onlar yapabildiyse sizin yapabiliyor olmanız lazım mantıken.
      Neyse sağlık olsun. 😂

      Sil
    5. bir edip.

      doğrudur belki benim blog ile ilgili bişeydir, zamanla düzelebilir, geçen haftaki yazınıza yapamadımdı, bu öyküde de giremedim ama belli olmaz düzelir yani nasıl olsa :)

      Sil
    6. Bir Edip, ben de burdaki rumuzunuzun üstüne tıkladığımda sizin hakkınızda bilgi veriyor (sosyal medya falan) ama bloğunuza ulaşamadım maalesef.

      Sil
  28. https://biredip.com/bir-siir-kaynat-bana/

    sevgili bir edip in yazısısı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu linkten deneyeceğim bir de..

      Sil
    2. momentos.

      evet yaa benim de şöyle, onun bloguna yorum yapabilmem için blogger da bikaç işlem yapıp düzenleme yapmam gerekiyormuş, sonra yapabilecekmişim, du bakalımlım :)

      Sil
  29. katılım 13 oldu, şimdilik görebildiğim yani.

    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  30. Bayıldım. Harikaydı. Sevgisizlik her zaman etrafına kötülük saçıyor işte. Eitha da her umudunun elinden alınmasıyla intikamı seçti. Ellerine sağlık. :)

    YanıtlaSil
  31. Deep merhaba. kendi kendime Mim yarattım ve ilk sana pasladım. Bakar mısın? Katlılır mısın:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. elmas koçan güney.

      heyooo akşama dapcam :)

      Sil
  32. Harikasın Deep. Bu seriye ben de katılmak istiyorum :))

    YanıtlaSil
  33. ilkay.

    yok blogumdan başka bir yer yok yazdığım, her şeyim burda işte. hımms kitap olabiler diyosun, hiç aklıma gelmediydi bak bu. he işte bir iki günde yazdım yani. ya evet yaa sahiden de giriş gibi olmuş de mi. ben daha çok eitha ile vhalar napcak diye hayal ediyodum :) evet asıl kahramanımız eithaaa :) şimdi bak işte geçen hafta o şiiri yazmıştım ya evet orda da vhalar vardı, bir kent veya bir kral gibi, bu hafta ne yazayım derken o vhalar ı düşündüm, o şiirde deniz kızları vardı filan, vhalar ın hikayesi ne olsun ve ona kim karşı koysun derken eitha çıktı öyle yani. o şiiri yazarken bu öykü yoktu tabii kafamda. o şiir sayesinde oldu hıhıms. evet belki bu öykünün devamı olabilir sahiden de bi düşüneyim saol yaa iyi fikir verdin vallası :)

    YanıtlaSil
  34. ilkay.

    :) eitha nın gazabı kikiki :)

    YanıtlaSil
  35. Artık bir kitap mı yazsan? Harika olur bence.

    YanıtlaSil
  36. bu arada, aramıza yeni bir arkadaşımız katıldı, anlam arayan blog :) şimdi kelime oyunu 3 ü yazdı. kelime oyunu 4 ü de yazacak.

    kelime oyunu 3 linkisi :)


    https://anlamarayan.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-3-korkma.html

    YanıtlaSil
  37. https://sevdadanyazilar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili sevda ünlü nün yazısısı :)

    YanıtlaSil
  38. katılım 14 oldu, şimdilik.

    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  39. Merhabaa Deep! Çok sürükleyici bir kitabı okuyormuş gibi hissettim, konusu, akışı, her şeyi çok güzeldi...çok beğendim, hayal gücüne sağlık:) ve ben de sonunda katılabildim oyuna:)

    YanıtlaSil
  40. https://icguveysindenhalli.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili cansu pelin in yazısısı :)

    YanıtlaSil
  41. 15 kişi olduk.

    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  42. Yerdeniz büyücüsü tadı aldım:) eline sağlık güzel olmuş ama eitha'nın dark sidea geçmesine çok üzüldüm. Bugünkü ışık karanlık savaşınin temeli o zamanlardan geliyor demek:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tosbağa günlüğü.

      yerdeniz mi oooo :) hehe napsın eitha delirttiler onuuu :)

      Sil
  43. Ahh Deep, kısıtlı sözcükler hiç bana göre olmasa da nereden nereye gelen bir öykü. Yazmak gerçekten bir yetenek.

    YanıtlaSil
  44. Çok güzel olmuş deep. Özellikle betimlemeler harikaydı. Kalemine sağlık :)) Bende yazmaktayım yayınlarım.

    YanıtlaSil
  45. Vay kurgu harika... Hayal gücü bu olsa gerek. Kalemine sağlık:)

    YanıtlaSil
  46. https://gunesebakarken.blogspot.com/2020/12/OYKU.html

    sevgili yıldız ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  47. Merhaba, Mamalı'nın hikayesini okumak istemez misiniz?

    https://anlamarayan.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-mamal.html

    YanıtlaSil
  48. fantastik hikayeniz kendini okuttu. kurgu güzel tebrikler. hayattan da tanıdık ögeler var, önce sevip göklere çıkarıp, yanlışını görünce karanlık tarafa geçiyor ah şu Eitha'lar :)

    YanıtlaSil
  49. https://anlamarayan.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-mamal.html

    sevgili anlam arayan ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  50. katılım şimdilik 17 oldu

    anlam arayan
    yıldız
    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  51. http://pudrasekerim.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili mehtap ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  52. katılım 18 oldu.

    pudra şekerim
    anlam arayan
    yıldız
    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben bu hafta Cansu Pelin Altıntaş'a veriyorum oyumu, çok bana dokunan, kendimden birşey bulduğum yazı oldu.

      Sil
    2. kırmızı.

      güzel tabii, çok güzel başka öyküleri de var onun :) bonheur, hanife ertaş, roza benim :) roza nın öyküsünde çok ağladım yaa :)

      Sil
    3. İşimden dolayı mıdır neden bilmem ben çok duygusuzum, normal okudum gittim. Bir çok güzel yazı vardı ama o daha bir dokundu bana.
      Birde Virginia Wolf mu? Sadık Hidayet mi? seç bakalım. senin seçtiğine başlayayım.

      Sil
    4. kırmızı.

      eveeey sen daha mantıklı, gerçekçi, teknik bakıyon zaten belki işindendir evet olsun yaa öyle daha iyi :) ikisi de iyi, hidayet daha denişikli tabii, wulf da romanları iyi tabii :) hidayet daha kolay olur, wulf ağır sayılır :) hidayet daha ilginç olabilir :) hem sadık hem hidayet iyidir :)

      Sil
    5. Çok duygusuz diyorlar amaa, işin garibi üzülmüyorum sinirleniyorum :)
      Pekala başlayalım o zaman Kör Baykuş'a. Alıntılarda görüşürüz ;)

      Sil
    6. kırmızı.

      desinler boşveeer gülcen geçcen yaa herkes kendi bakış açısına göre sölüyor :) alıntı eveey, baykuşlar kördü :) hidayet sadıktı :)

      Sil
    7. Bitti Kör Baykuş, herkes uyumuşken şimdi de Virginia ablamıza başlıyorum o.o
      Sana seçtireceğim bundan sonra kitapları :)

      Sil
    8. kırmızı.

      keyifli gece okumalarııı :)

      Sil
    9. Yahu ben Virginia'yi da bitirdim, üstüne Kör Baykuş'u alıntıladim ama hala gelmedi bu zıkkım uyku 🙄

      Sil
    10. kırmızı ruh.

      maşallah maşallah. film izle :) drakula istanbulda izliyom ben de, şimdi bitcek, uyuycem :)

      Sil
  53. Deep yine mükemmelsin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evde yazar.

      mükemmelim de miiii :) (kemal sunal repliği)

      Sil
  54. Ben de yazdım, ama bu sefer komik değil, hüzünlü :)

    YanıtlaSil
  55. http://evdeyazar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-yesil-siir-baharat-yol.html

    sevgili evde yazar ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  56. katılım 19 olduuuu.

    evde yazar
    pudra şekerim
    anlam arayan
    yıldız
    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  57. Ay bayıldım ben bunaaa=)
    Yoğunluktan katılamadıydım, buna ya da bir sonrakine yazarım ben dee=)

    YanıtlaSil
  58. https://burasihayalkahvesi.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html

    sevgili ebemkuşağı nın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  59. katılım 20 olduuu.

    ebemkuşağı
    evde yazar
    pudra şekerim
    anlam arayan
    yıldız
    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  60. Deep merhaba :) Bu haftanın kelimeleri nedir acaba? Kelime Oyunu 5'in kelimeleri yani. Ben göremedim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kendi dünyasında.

      bak yazıda var. bonheur, sonra momentos, mükemmelis, andromeda verecekler :)

      Sil
    2. Tamamdır deep çok teşekkür ederim :)

      Sil
    3. kendi dünyasında.

      hıhıms yine yazarsın sen güzel bişey beyaa :)

      Sil
  61. Sevgili Deeptone bu etkinliğe bayıldım inşallah bu hafta da ben katılmak istiyorum sevgili yıldız bu haftanın kelimeleri ağaç, keman, kedi, film, hasret olacak demişti bende bir şeyler karaladım umarım beğenirsiniz heyecanlandım ☺️

    YanıtlaSil
  62. https://sessizkaldim.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu4.html

    sevgili sessiz kaldım ın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  63. katılım 21 oldu.

    sessiz kaldım
    ebemkuşağı
    evde yazar
    pudra şekerim
    anlam arayan
    yıldız
    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  64. Merhaba...
    İzninizle ben de katıldım... Harika bir etkinlik olmuş.
    https://kalemimden-yazilar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-yesil-baharat-siir-yol.html
    Evde Yazar blogunda gördüm etkinliğinizi.

    YanıtlaSil
  65. http://kalemimden-yazilar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-yesil-baharat-siir-yol.html

    sevgili başak kırmacı nın yazısısı :)

    YanıtlaSil
  66. katılım 22 oldu.

    başak kırmacı
    sessiz kaldım
    ebemkuşağı
    evde yazar
    pudra şekerim
    anlam arayan
    yıldız
    cansu pelin
    sevda ünlü
    hanife ertaş
    kaplan diary
    bir edip
    bigudili anne
    mükemmelis
    bonheur
    roza
    kahve zamanı
    tosbağa günlüğü
    kırmızı ruh
    uyuşuk hayalperest
    kağıttan dünyam
    deepesttone

    :)

    YanıtlaSil
  67. Deep, Eitha'yı şimdi okuyup bitirdim. Şu an gözümde başka boyuta geçtin! Kesinlikle bu türe yeteneğin var! Üzerine yoğunlaşıp kitap yazmalısın ya da yazdıklarını senaryolaştırıp Netflix gibi platformlara sunmalısın. Dizisi ya da filmi yapılacak bir hikaye olmuş. Tebrikler!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. manxcat.

      teşekkür ederiiim :) eitha nın devamını bi yazayım bakalım, kitap, netflix, bilmem ki olabiler tabii, bi düşüneyim, tenk yuuu :)

      Sil
  68. ayyy şahanesin yaaa hepsine bayıldım, eline sağlık gerçekten, keşke hepsinin devamını yazsan <3 <3 <3

    YanıtlaSil
  69. ilkay.

    hımm pekii, düşünürüm bi, eitha, elina :)

    YanıtlaSil
  70. Sanki her şey çok normal, sanki her şey çok olağanüstü.
    “Hava çok güzel bugün/Bir umut var içimdeeee…/Lalalalalaaa/Selam olsun herkeslere tahtası eksiklereee…../Lalalalalalaaaa”
    Hahahaha çok tatlı.
    Eitha da aşkı nefrete dönüşmüş bir kadın. Gölgeye tüm insanlar çekiliyor acı çeken tüm insanlar. Fantastik romanlara çok uzağım fakat ilginç geldi. Bu arada hayal gücün, dibi olmayan bir kuyuya benziyor:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deryada damla.

      pekii, saol, sevindim, eitha uzun öykü olacak, yanda arşivde eitha ayrı başlık halinde de durcak artıkın :)

      Sil
  71. Yanıtlar
    1. diary of meri.

      eveeet pandemide başlamışız :)

      Sil