Çatlak patlak yüsyuvarlak kremalı börek sütlü çörek, oyunu vardı. Ellerini vurarak oynuyorsun. Birkaç kişi yanyana duruyor ve birbirlerinin ellerine vuruyorlar. Oyun hızlı oynanıyor o yüzden hızlı söylüyorduk.
Annelerimizden görüp saçımıza sirke döküyorduk. Sirke maskesi. Evde kız bakım günü olur ya. Biraz bekletip sonra yıkıyorduk.
Şarkı söylerdik. Bursalı mısın kadifeli gelin çaydan mı geçiyon da Konyalım yürü.
Dayım bana abdal maması derdi. Beni çadırdan almışlar ya, çingenelerden.
İşte kurbağalarla arkadaş olduğum, ölen kurbağaları bahçeye gömdüğüm zamanlar, törenle, etrafta çok çocuk olmayınca kurbağalar arkadaş oluyordu, konuşuyordum onlarla, ne anlattığımı hatırlamıyorum ama sanırım annemin bana evde kızdığı konuları anlatıyordum, oyuncaklarını topla gibi. Kurbağaların bebeklerini sayardım, tekrar görünce tanımak için. Dokunmazdım ama siğil olursun diye korkutmuşlardı.
Sokakta boş alanlarda taşları görünce veya sahilde görünce taşların arasında harita bulduğumu hayal ederdim ama haritayı takip edecek kadar büyük olmadığım için belki yıllarca saklarım diye düşünürdüm. Dağlara tırmandığımı hayal ederdim ancak ağaca bile çıkamazdım yani. Güneşin altında toprak kazmak, taşları devirmek ne güzeldi. Hazine arıyordum.
Babaannemde mevlitler, kandiller, Cuma okumaları olunca ben de oturur onları taklit ederdim, örtü, tespih ile mırıldanırdım.
Kandilin mübarek olsun deep :)
YanıtlaSilBahçemizin bir köşesinde bir su kaynağı vardı. Oturur başına kıvır kıvır hareket eden yavruları izlerdim. Kurbağa da vardı. Siğil çıkar diye beni de korkutmuşlardı. Dokunmazdım. Bahçede o zamanlar kaplumbağa ve kirpilerde bulunurdu. Okuyunca aklım çocukluk günlerine gitti. Anılar canlandı :)
film gündemi.
Silne güzelmiş bahçede oynaman yaa :)
"Kurbağaların özelliği, nehirleri kuru topraklara dönüştüren kurak mevsimde toprağın derinliklerine gömülüp ölüm uykularına yatmalarıdır. Tüm bedensel işlevlerini en aza indirip ölüme en yakın halde yağmur mevsiminin gelmesini beklerler. Yağmurlar nehirlerin yatağını doldurmaya başladığında, ölüler ülkesinden geri gelir, on binlerce ağızdan şarkılarını söylemeye başlarlar." Kurbağa deyince aklıma geldi sana bunu alıntılamak.
YanıtlaSilBen kurbağalardan korkuyorum.
nezihe.
Silkurbağalar hiç kıpırdamaz, çok yaklaşınca birden zıplarlar :)
Çok tatlış anılarmış :) Kurbağalar garip yaratıklar :D
YanıtlaSilkayıp fısıltı.
Silkurbağalar eveet :)
Çocukluğunda da tıpkı şimdiki gibi üretken, hayalperest biriymişsin.
YanıtlaSilKurbağalarla arkadaş olmak, ne güzel. Gülümsedim buna. :)
Oynadığımız o oyunu hatırladım. Ne oynardık ama. :)
bir pembesever.
Silhayalcilik hiç geçmedi evet :)
Kurbağalardan arkadaş fikri tam senlik bir şey Deep. :))
YanıtlaSilHayırlı kandiller..
mor düşler.
Silha haaa saol :)
Hep böyle sevimli anılar biriktirelim.:) Siğil olayında beni de korkutmuşlardı. Ah oyunlar... Çatlak -patlak oyununu kızçelerimle oynuyoruz artık.:) Sirke saçı parlatır.Benim bakım gününde yumurta olurdu saçlarda beslesin diye:)
YanıtlaSilebemkuşağı.
Silha haa çok şeker bu youmun :)
Hayal gücü zengin, ne güzelmiş çocukluk anılarınız. Okuyunca kendi çocukluk anılarım aklıma geldi. :)
YanıtlaSilGüzel anlatımınızla anılarınızı paylaştığınız için teşekkür ediyorum. Harika anılarınız olsun.
nazlı toaç.
Silhayalcilik hiç geçmedi :)
Şimdiki çocukların hiç sokak oyunu bilmemesi ne yazık:) Kandillerde mutlaka bir komşudan helva ya da pişi gelirdi, mutlaka.
YanıtlaSilmehtap.
Silkomşudan pişi gelse ne güzel olur yaaa :)
Bende çok taklit ederim ya. :)
YanıtlaSildada.
Silhepimiz yaparız herhalde :)
Kuyumuzun yanında yarım insan boyu toprakta bir çukur var, yazın betonları yıkadığımızda kuyudan gelen su orada birikiyor ufak bir su birinkisi oluyor, kurbağalarda orasını çok seviyor:))
YanıtlaSilRomanlarda ellerinde çuval dereye giderler kurbağa toplarlar, salyangoz toplarlar...
yüreğimin iklimi.
Silaaa bunları öğrenmiş oldum saol :)
Çatlak patlak yusyuvarlak... sadece şu kelimeleri okuyunca bile yüzüme kocaman bir gülümseme yayıldı, yazıyı okudukça da büyüdü o gülümseme. Çok tatlı yazmışsın her zamanki gibi :)
YanıtlaSilvulnicure.
Silayy çocukluğumuz ne tatlı işte hepimizin :)
Çek dostum çek, arabanı yoldan çek. Çekçek amca, burnu kanca... Diye de devam ediyordu :)))
YanıtlaSilgeçmiş bahar mimozası.
Silha haa eveeet :)
Ezberlediğim şarkıları kurbağalara söylerdim ben de ama görmezdim onları, sesleri gelirdi... eskiden... şimdi sesleri de yok
YanıtlaSilahmet ozan.
Silah nerdee eski kurbağalaar :)
ilkay.
YanıtlaSilçocukluk işte :)
müfred.
YanıtlaSileveey diy mi ama :)
Büyüklerle mevlütlere, camilere gitmek çok güzeldi Deep
YanıtlaSilyaşamdan yazılar.
Silküçükken her şey büyülü :)
ayyy çatlak patlak yaaa ne severdim :)
YanıtlaSileren.
Sileveeet çocuk olmak ne güzeeel :)
Ne güzel oyunlar ve etkinlikler. Ben sadece çatlak patlak oyununa aşinayım. :) Hayal dünyanızda bir o kadar keyif ve keşifle dolu.
YanıtlaSilKaleminize sağlık.
şeymanur çalışkan.
Silsenin de güzeldir ki hayal dünyaan :)
Unutulmaz çocukluk anıları. Bazen hüzünlü, bazen komik...
YanıtlaSilgamze e e.
Sileveeeey :)
Bazen diyorum ki nasıl hatırlıyorsun bunları?? Nasıl Deep? Yüzyıl düşünsem o baştaki tekerleme asla aklıma gelmezdi. :D
YanıtlaSilshe is the man.
Silliseden beri günlük tutuyorum :)
Ben de hatırlıyorum o oyunu, ne çok oynardık
YanıtlaSildiary of meri.
Sileveeey :)