Banyodan sonra hemen su içilmez. Zararlı. Anneannem sıkı sıkı tembihler. Bir kere içmiştim. İçim irkildi. Ayakta su içilmez, miden sarkar. Su içerken insan başını tutmalı. Anneannemin öğütleri.
Okuldayken, bol bol okulda olayım eğleneyim diye, temizlik kolu, Kızılay kolu filan bütün her şeye giriyordum. Temizlik kolu olunca okula erken gidiliyordu. Sınıf başkanı olduğumda, öğrenciler sınıfa girmezse çekip sınıfa sokuyordum onları, dört oğlanı giysilerinden tutup sokmuştum. Öğretmenin elinde ucu topuzlu sopa vardı. Ellerimize vururdu bazen.
Sınıfta hep dans ederdik. Sürekli bir koreografi çalışması olurdu. Durmadan hocalarla alay ederdik. Bu hoca spastik, acaba genetik mi kalıtsal mı?, gibi.
Evin girişinde su saatlerinin olduğu dolap gibi bir şey vardı. Bir gün, annem su saatine bak demişti de dolabın metal kapağını açınca birden bir dolu pire çıkmıştı, havaya uçmuştu. Yani, pireymiş onlar. Filmlerde görüp de küvette suyun altına girip ölü taklidi yapıyordum anneme.
Solucanları, kurbağaları öldürüp cenaze töreni düzenliyordum. Annecim normal değil mi işte bizim ev perili derdim.
Anneannem şindik der şimdik de der şimdi yani. Küçük yerine güccülük der, ufaklık yani, küçükcük gibi.
Her zaman hayalperest oldum. Zombi komşusu olan bir vampir olayım, ikimiz birlikte psikoloğa gidelim, marketlerde bile var artık psikolog, sonra parkta buluşup çekirdek çitleyelim.