7 Nisan 2025 Pazartesi
AĞAÇ EV SOHBETLERİ 291
Ağaç Ev Sohbetlerimiz devam ediyor. Her hafta bir sohbet konusu buluyoruz ve o konuda yazıyoruz. Herkes yazabilir, herkes sohbet konusu bulabilir.
Haftanın konusu: "Tıp, sağlık, bakım alanlarındaki gelişmeler sayesinde yaşam süresi uzadı. Bu, olumlu bir durum mu?
Sağlıktaki gelişmeler ile insanların yaşam süresi uzadı, özellikle Avrupa'da nüfüs yaşlandı, çocuk sayısı da azalıyor bu ülkelerde.
Kişisel olarak düşününce bu iyi bir durum gibi. Sevdiklerimiz yaşasın, herkes yaşasın. Global olarak bakınca ama olumlu değil gibi.
Avrupada kalp krizi de azaldı. Hem tıp hem de sağlıklı beslenme nedeniyle. Gelişmiş ülkeler hastalıklara daha çok çare bulmaya başladılar.
Ancak dünya nüfusu da artıyor ve açlık da çoğalıyor. Bizim ülke nüfusu da çok hızlı artıyor dünya nüfusu da. 8 milyarı geçmiş dünya nüfusu.
Bu durumda gıda ve su bulmak zorlaşıyor. Uzun yaşam nedeniyle sağlık, bakım maliyetleri de artıyor. İlaç fiatları da çok yükseliyor.
Hepimiz sağlıklı ve uzun yaşarsak bir gün dünyaya sığamayabiliriz belki veya yiyecek gıda kalmayacak. Su da kalmaz.
O zaman, gıda ve su kaynaklarını iyi korumalı.
İsteyen ve zamanı olan herkes yazsın işte!
4 Nisan 2025 Cuma
BCP MART
BEYAZ KİTAP
Han Kang
April Yayıncılık, 143 sayfa
Son yıllarda çok şaşırtıcı ve hayran olunası iki kitap var. Kendisi de bir kasiyer olan Japon yazar Sayaka Murata’nın Kasiyer adlı romanı ile Güney Koreli yazar Han Kang’ın Vejateryen adlı kitabı. İki yazar da ödüller aldı, Kang 2024’te Nobeli de aldı. İki kitapta da çok yeni, modern bir dil var.
Bizler Güney Amerika edebiyatı okurken son yıllarda Kuzey Avrupa edebiyatı ile Uzakdoğu edebiyatı aysberg, volkan veya suda havaya zıplayan balinalar gibi ortaya çıktılar. Han Kang da bunlardan biri. Savaşlar nedeniyle Nobel kutlaması istemedi. Aşırı hassas olduğu kitaplarından belli.
Vejateryen’de vejateryen olmaya karar veren bir kadının karşılaştıklarını yazan yazar Beyaz Kitap’ta da beyaz nesneleri, beyaz imgeleri yazıyor. Kitap günlük gibi, otobiyografi gibi, deneme gibi. Ayfer Tunç’un Suzan Defter’i ile Ferit Edgü’nün Yazmak Eylemi adlı denemelerine benziyor.
Beyaz nesneler ile yazar kendi geçmişini anlatmış. Kitabın bir kısmını Varşova’da bir yazar evinde yazmış olduğu için kitapta Varşova da var. Beyazlar, kundak, kar, süt gibi. Kitabın kahramanının annesi bir zamanlar bir çocuk doğurmuş ama bebek sadece iki saat yaşamış. Yani, kahramanın yaşamayan kardeşi o. Kahraman bunu unutamıyor. Kardeşi doğsaymış aile bir çocuk daha istemediği için kahramanımız hiç doğamayacakmış. Kahramanımız, annesi ve doğmayan kardeşini anlatırken kendi yaşamını da anlatıyor.
Han Kang kişisel acıları, anıları edebiyatlaştırıyor. Annie Ernaux gibi. Kısa, minimal tarzıyla da Alice Munro hikayelerini anımsatıyor.
Not:4/4
Blogları Canlandırma Projesi Mart ayı temaları kadınlar günü, kadınlar, kadın yazarlar ve bahar mevsimi idi. Han Kang’ı seçtim.
BCP Nisan ayı temaları ise, mutfak, hukuk, yağmur, bayram ve çiçekler.
BCP Şubat temaları ise, romantik, romantik komedi, aşk, sevgi, yalnızlık, içsel dönüşüm idi.
1 Nisan 2025 Salı
AĞAÇ EV SOHBETLERİ 290
Ağaç Ev Sohbetlerimiz devam ediyor. Her hafta bir sohbet konusu buluyor ve o konuda yazıyoruz. Herkes yazabilir, herkes sohbet konusu bulabilir.
Bu haftanın konusu MarsdiaryofMeri'den geldi. O geçenlerde bir yazı yazdı, zamanda yolculuk konusunda. Konuyu da yanıtını da sevdim. Ona da söyledim. Bunu Ağaç Ev konusu yapalım diye.
https://marsdiaryofmeriii.blogspot.com/2025/03/zamanda-yolculuk-her-gune-bir-blog.html
Haftanın konusu: “Zamanda yolculuk mümkün ve ulaşılabilir olsaydı bu imkandan faydalanır mıydınız? En çok geçmişe mi gitmek isterdiniz yoksa geleceğe mi?”
Mars Diary of Meri çok hoş yanıt vermiş. Turistik amaçlı olarak geleceğe gitmek isterdim demiş. Geçmişe gitmek ama geçmişi değiştirmek değil sadece görmek için demiş.
H.G.Wells bu konulara meraklı. Bilimkurgu konusu bu. Jules Verne de var. Filmlerde dizilerde hep izliyoruz. Zaman kayması, sapması, paralel evrenler. Koreliler çok sever bu konuyu. Romantik filmlerde, komedilerde bu konu çok eğlenceli. Bazen de hüzünlü.
Yani şimdi yanımıza eşya almadan sadece bir sırt çantası ile, kabin bagajı ile, netten Pegasus veya Sun Express’ten ucuza bilet bularak öyle gidebilsek, ekspres olsa daha iyi olur tabii çünkü öyle olmazsa zamanda molalar vermek lazım olur, geleceğe gitmek iyi olurdu.
Yani tabii ki tur olmayacak, bir gidişte sadece bir tarihe gidilsin, tur olursa bir dolu yıla gidip hiç bir şey anlamayız ki, gelecekteki o yıla gidip gelelim, ne güzel olurmuştu. Şöyle bin yıl, beş bin, onbin yıl veya bir milyon yıl sonrasını görmek iyi olur. Distopik filmlere bakarsak ilerisi kötü gibi. Geleceği hep kötü gösteriyorlar. Öyle olmayabilir de.
Robotlar, klonlar, teknoloji, Marsa, gezegenlere yerleşme gibi konularda ilerde ne olacak acaba? Işınlanma olcak mı? Beynimize çipler ne zaman yerleştirilecek? Matematik veya yabancı dil öğrenmekten ne zaman kurtulacağız?
Ormanlar, çevre, gıdalar nasıl olacak ki acaba? Gelecek daha ilginç.
Geçmişi düşününce insan, illa ki bir şeyleri değiştirmek ister herhalde.
27 Mart 2025 Perşembe
FİLM SEÇKİSİ
UNUTULMUŞ SEVGİ
Znachor (Forgotten Love), 2023, Polonya
Başarılı bir cerrah eşi tarafından terkedilir, daha sonra da bir kaza geçirir ve hafızasını kaybeder. Köylerde dolaşır, hastalara yardım eder, doktor olduğunu hatırlamaz ancak tıp becerisi devam eder. Kendine yeni bir yaşam kurmaya çalışır. İzlemeye doyum olmayan iyi filmlerden. Not:4/4
SLEEPING DOGS
Russell Crowe, 2024, Avustralya
Hafızasında kayıplar yaşayan bir eski detektifle hapiste olan eski bir suçlu görüşmek ister. Suçluyu hapse atan kişi kendisidir. Hatırladığı kadarıyla geçmişteki bu davayı yeniden inceler. İnceledikçe geçmişteki kendi hatalarını görmeye başlar. Bu türü sevenlere. Not:3/4
CULPA MIA LONDRA
Asha Banks, İngiltere, 2025
Culpa Mia (Benim Hatam) film serisinde üçüncü film. Serideki diğer filmler gibi gençlik ateşi ve aşk filmi. Genç bir kız annesi ve üvey babası ile Londra’ya yerleşir. Üvey erkek kardeşi ile birbirlerine aşık olurlar. Tutkulu gençlik filmlerini sevenleri için. Not:3/4
YANDAKİ ODA
The Room Next Door, 2024, İspanya
Bir Almodovar filmi. Oyuncular Tilda Swinton, Julianne Moore. İki yakın arkadaş uzun süre sonra bir araya gelirler. Bunlardan biri hastadır ve ölecektir. Kadının son zamanlarını birlikte geçirirler. İyi film ancak hüzünlü. Not:3/4
LE COMTE DE MONTE KRİSTO
Monte Kristo, 2024, Fransa
Sevilen klasik romanın yeni uyarlaması renkleri, oyuncuları, dinamizmi ile çok başarılı, merak ettirici. İzlemesi çok keyifli. Not: 4/4
BACK TO BLACK
Marisa Abela, 2024, İngiltere
Amy Winehouse’ın üzücü yaşamı. Çocukluğu, gençliği, özel yaşamı, müzik yaşamı. Etkileyici. Not:3/4
BIRTHDAY GIRL
Michael Noer, 2023, Danimarka
Bir anne kız birlikte gemi yolculuğuna çıkarlar. Kız gemide yaşıtları ile eğlenirken tecavüze uğrar. Gemide bu olayın çözülmesi gerekir. Günümüzün dramlarından. Not:3/4
KABİN BAGAJI
Carry-On, 2024, A.B.D.
Uçaktaki aksiyon filmi Non-Stop’ın yönetmeni bu kez de yerde, havaalanında aksiyon filmi çekti. Yılbaşı zamanı, bir terörist bir uçağa bomba yerleştirecektir. Yetkililer de bunu önlemek ister. Aksiyon sevenler için keyifli, heyecanlı. Not:3/4
ÜÇ SİLAHŞÖRLER
D’Artagnan ve Milady, 2023, Fransa
Üç Silahşörler romanının en yeni uyarlaması. 2 filmlik bir hikaye. İlk filmde silahşör, ikincide ünlü Milady. Keyifle izleniyor. Oyuncu kadrosu da mükemmel. Cassel, Duris, Green, Garrel. Not:3/4
23 Mart 2025 Pazar
KİTAPLAR 5
YEDİ SES
Rita Guibert
Can Yayınları, 560 sayfa
Rita Guibert Arjantinli bir gazeteci, yaklaşık 50 yıl önce Güney Amerikalı dev yazarlarla sohbet etmiş, bu sohbetleri kitap olmuş.
Neruda, Borges, Asturias, Paz, Cortazar, Marquez, Infante. Yedi büyük yazar. Sohbetler uzun uzun sürüyor. Gazeteci, bu yazarlarla her konuda sohbet etmiş. Edebiyat zaten var sohbetlerde ama sadece bu yok.
Güney Amerika’nın acılı tarihi öne çıkıyor. Yazarlar ülkelerinin ekonomik politik durumlarını açıklıyorlar, kendi siyasi görüşlerini belirtiyorlar. Sohbetler bilgilendirici. Bu ülkelerle A.B.D.’nin ilişkileri örneğin. Birbirlerinden farklı görüşleri olsa da hepsi efsane edebiyatçılar.
Çok samimiler, zekiler, alçakgönüllüler, esprililer.
Edebiyat severler, edebiyat tarihini sevenler, bu yazarları sevenler, şiir sevenler, kurgu dışı deneme eleştiri sevenler okusunlar. Not:4/4
ZEHRİ KİM VERDİ
Agatha Christie
Altın Kitaplar, 182 sayfa
Klasik Agatha romanı. Hafif, kısa ama sürükleyici, merak ettirici.
Luke adlı bir polis, bir tren yolculuğunda yaşlı bir teyze ile sohbet eder. Teyze, ona yakın bir köyde şüpheli ölümler olduğunu söyler. Teyze, yolculuktan sonra trafik kazası geçirir, ölür.
Luke bunun üzerine köye gider, önce gizli daha sonra da açıktan araştırmaya başlar ölümleri.
Yine her zamanki gibi şaşırtmacalı, sürprizli ilerleme ve son. Katili tahmin etmek zor. Not:3/4