3 Şubat 2025 Pazartesi

AĞAÇ EV SOHBETLERİ 283 VE 284



Ağaç Ev Sohbetlerimiz devam ediyor. Her hafta bir sohbet konusu buluyoruz ve o konuda yazıyoruz. Herkes yazabilir, herkes sohbet konusu bulabilir.

Geçen hafta, 283 nolu sohbeti sevgili arkadaşımız Blog Forum Sinan yazmıştı.

Geçen hafta semester tatili nedeniyle bloglar sessizdi. Yazan, yorum yapan azdı. Bloga yoruma gelen az olunca ben de bir hafta kendime blog tatili verdim. Yani yazı yazmadım. Ama blog okudum, yorum yaptım. Tatil bitti. Okullar başladı, blog da.

283'ün konusu:

"Doğal Beslenme ve Organik Yaşam"

Günümüzün modalarından doğal beslenme, organik yaşam. Pahalı hobilerden. Organik ürünler ucuz değil. Doğal beslenme tabisi sağlıklı beslenme demek aynı zamanda.

Genelde söylenenlere bakarsak, sağlıklı beslenme şöyle:


B vitaminleri, B6, B12

Tam tahıllar

Maalesef sakatat, karaciğer

Kırmızı et, balık (balık oh iyi)

Yeşil sebzeler, bezelye

D vitamini, güneş

Süt ve ürünleri

Brokoli, karnabahar

Lif, bakliyat

Tereyağı, peynir

Potasyum, yoğurt, patates

Muz, meyve

Zeytinyağı

Kırmızı meyveler, kuruyemiş


Her şeyden ölçülü yemek, bol su, bol hareket,

Stresten kaçmak, yaşama heyecanı, hayata aktif katılım.

Siz de doğal yaşam deyince ne düşünüyorsunuz anlatın işte yani!



284'ün konusu:


“Bazı işyerlerinde çalışanların bir örnek giyinmesi, üniformalar giymesi iyi midir*”

Bazı şirketlerde ve işyerlerinde çalışanlar üniforma giyerler.

Bunun bir avantajı bunun bir reklam aracı olması. Müşteriler görünce daha çok benimserler.

Üniforma ile dışarı çıkılınca da çevreye reklam olur.

Çalışanlar da birbirlerini benimserler, işyerini de benimserler, kendilerini bir gruba ait hissederler.

Bir dezavantajı ise, çalışanlar o belirli üniformayı sevmeyebilir veya örneğin şapkayı takmak istemez.

Burger King, Popeye'de filan görünce çalışanların giysileri göze hoş geliyor. Ikea, Bauhaus'ta da görmek hoş oluyor. Bu arada herhalde Ikea'da sistem çok iyi. Düzen, alan, ortam. Herkes Ikea'yı örnek alsın.

İsteyen ve zamanı olan herkes yazsın yineee!

7 yorum:

  1. https://www.blogforum.net/2025/01/agac-ev-sohbetleri-283.html

    sevgili blog forum net in yazısısı :

    YanıtlaSil
  2. Üniforma gerekli. En azından bir şeyler yiyeceksin, kim garson, kim değil, kim müşteri ayırt etmen kolaylaşır. Herkes normal giyinirse kimin garson olduğunu anlayamayız. :))) var ya hiç İkea'ya gitmedim. Bayağı merak ediyorum arabam yok çok uzakta o yüzden....

    YanıtlaSil
  3. İlk soru zor. Doğal beslenme - organik yaşam günümüz şartlarında bulması/uyması çok zor. Ancak kendi bahçen olursa kendin yetiştirirsen olabilir o da belki. Çünkü çevredeki toprak ve kullanılan tarım ilacı senin kendi bahçene bile bulaşıyor sen yapmasan bile. Almaya kalksak organik ürünler çok pahalı. 3-4 kişilik bir aile tam organik beslenmeye çalışsa ayın ortasında parası biter ve aç kalır muhtemelen. Bu yüzden organik beslenme yerine her şeyden olması gerektiği kadar diyerek beslenme stilimizi düzenleyebilir ve yaşamımıza bol bol hareket ekleyebiliriz.

    İkinci soruya gelirsek; kesinlikle üniforma taraftarıyım. Özellikle de okullarda. Üniforma herkesi eşitleyen bir giysi. Bu konuda devlet bir standart oluşturmalı ve okul kıyafetleri ücretsiz olmalı.

    İş yerlerinde de üniforma çalışanları ayırt etme açısından önemli ama maalesef pek hijyenik değil. Çalışanlara verilen o tek ya da maksimum 2 takım üniforma maalesef yeterince temizlenmiyor ve çalışanlar genelde lekeli ya da ter kokusundan nefes alınmayacak haldeki üniformaları giyiyorlar. En az 3 takım verilmeli ki çalışanlar her gün yıkanıp temizlenmiş üniforma giyebilsin.

    YanıtlaSil
  4. Merhabalar.
    Doğal beslenmeyi ve organik yaşamayı hepimiz isteriz. Ancak, çok pahalı ve çok zordur. Belki, küçük adımlarla doğal beslenme ve organik yaşama yavaş yavaş geçebiliriz.

    Hakiki doğal gıdayı elde etmek çok zor. Bugün köylüler küçük bahçelerde yetiştirdikleri yeşillik ve sebzeler için tarım ilacı ve gübre kullanmak zorunda. Yoksa, yetiştiremiyor. Yazın, memlekete gidiyorum ve orada bahçemizde fasulye, biber, salatalık, domates, patlıcan, kabak, yetiştirmek için fide ve tohum alıyorum. Aldığım fide ve tohumların hepsi de doğal olmayan fide ve tohumlar. Hazır fide ve tohumların hepsi doğal olmayan fide ve tohumlar. Şu anda bir kere, piyasadaki tüm tohumlar ve fideler doğal değil ki! Bu tohumları ve fideleri toprakla buluşturuyoruz, canavar otu denen bir zararlı var, tüm bu fidelerin köklerine bulaşıyor ve fideleri kurutuyor. Fideleri ilaçlamak zorunda kalıyorsun. Fidelerden yeterli ürünü de alamıyorsun, almak için gübre vermek zorunda kalıyorsun. Eeee, bu işin doğallığı nerede kaldı? Kimse kimseyi kandırmasın. Doğal ürün elde etmek çok zor ve pahalıdır. Herkes bu işi ticareti için yapıyor ve köylü malı diye insanları kandırıyorlar.

    Bazı çok özel üretim bahçeleri var, orada ne ilaç, ne de gübre kullanmıyorlar. Fideleri ve tohumları da doğal. İşte o bahçelerdeki ürünler doğal oluyor. Burada yetiştirilen ürünler pazara çıkmaz, yerinde satılır. Onlar da çok pahalı ve yok denecek kadar az. Çünkü çok masraflı, çok emek isteyen ve pahalı bir üretim şekli.

    Organik yaşama gelince. Kişisel bakım ve temizlik ürünleri üzerinden gidelim. Eskiden biz çamaşır kili, baş kili denen bir nevi yeşil renkli bir toprak çeşidi kullanırdık. Bulaşıklar, dışarıda kurulan ocakta yanan odun ateşi külleri ile yıkanırdı. Baş kilini saçlarımızı ve bedenimizi yıkamada, çamaşır kilini de çamaşırlarımızı yıkamada kullanırdık.

    Bugün araştırılsa, hala doğa da fay ve kil gibi temizlik malzemesine ulaşılabilir. Zeytinyağından da sabun yaparız. Dişlerimiz için de misvak kullanırız.

    Yıllar sonra ŞAŞMAZ marka katıksız bir toz deterjan üretmişlerdi. Çamaşır ve bulaşıklar için bu toz deterjanı kullandığımızı çok iyi hatırlıyorum. Daha sonra beyaz soda taşı üretildi. Çamaşır yıkamada bu soda taşlarını da kullandığımızı hatırlıyorum. Bu sodanın içinde de kimyasal yoktu, tamamen doğal ve doğadan temin edilirdi.

    Zamanla her şey ticarete dökülünce, işin içine kimyasallar girdi ve kişisel bakım ve temizlik ürünleri endüstrileşti.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  5. Merhabalar.
    Bazı iş yerlerinde, atölyelerde, fabrikalarda, depolarda çalışanların iş önlüğü ya da üniforma giymeleri çok güzel ve olumlu bir alışkanlık. Öğretmen ve doktorların önlük giymesi gibi. Bazı alış veriş merkezlerinde tüm mağaza çalışanları o mağaza tarafından belirlenen önlük ve üniformaları giriyor. AVM Reyonlarında raflara bakan bir genç görüyorum, onun müşteri yada oranın bir çalışanı mı olduğunu nasıl ayırt edebilirim? Üniformasından değil mi?
    Demek ki bir iş yerinde iş önlüğü ya da üniforma giymek, doğru bir tercih ve gelenek.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  6. Artık sağlıklı beslenmek maalesef çok lüks oldu!

    YanıtlaSil
  7. Doğal yaşamı sadece yemek içmek de atıyoruz bazen. Ama şu sanal alemlerden de biraz uzaklaşarak doğal olmalıyız. İnsanlar kamera karşısında vakit geçirmekten birbirinin yüzüne bakmaz oldular.

    YanıtlaSil