27 Ocak 2022 Perşembe

YENİ KİTAP ÇIKARAN BLOGCULAR



Son zamanlarda üç eski blogcu arkadaşımız ilk kitaplarını çıkardılar.

Yıllardır Ruh Müzem adlı blogunda iyi yazılar yazan Zeyn, son yıllarda edebiyat dergilerinde de yazmaya başlamıştı. Şimdi kitabı da yayınlandı.

http://zeynepmerdan.blogspot.com/2021/11/ilk-kitabm-kendilik-cesareti.html




Yine eski arkadaşlarımızdan, Çınar adlı blogu olan, yıllardır yazan Nurten Yiğit Tartaç da ilk kitabını yayınladı.

https://nurmer.blogspot.com/2021/12/benim-sgrcklar-toruna-torbaya_30.html




Yine çok eski arkadaşlarımızdan, Her Şeyden Konuşmalı Sinem de kitap yayınladı. Sinem, henüz blogunda duyurmadı yakında duyuracak.

http://www.herseydenkonusmali.com/


Not: Daha önce söylemiştim, pandemi döneminde kitap çıkaran arkadaşlarımızın kitaplarını pandemiden sonra okuyacağım, blogda da yazacağım tabi. Şimdilik, netten veya kitapçılardan alışveriş yapmıyorum. Sadece Migros'tan ve bir de sokakta yerde kendi kitaplarını satanlardan alıyorum.

25 Ocak 2022 Salı

İNANÇ

 




simsiyah aynanın üzerine düşen ay ışığında çağırdım seni

bensiz uyanmazdın

şimdi ben uyanamıyorum gülümsemeni görmeden

peki ışığı yaksam görür müyüm seni?

şimdi hiçliktesin

karanlık hatıralarımda

sonsuzluğa gömülmüş

gölgelerde kaybolmuş

bir yanılsamasın

ama hiçbir zaman yalnız olmayacaksın

rüyalarımda

her dolunayda tekrar yanıma geleceksin

gece yarısından sabaha dek

23 Ocak 2022 Pazar

PAKİSTAN DİZİLERİ 2

 


THORA SA HAQ

Haklılık Payı

2019/2020 yılları Pakistan aşk, dram, evlilik, aile dizisi. 32 bölüm ve her bölüm yaklaşık 40 dakika.

Seher, babası ile yaşayan bir genç kız. Babası, bir zamanlar ailesi ile anlaşamadığı için aileden ayrılmış. Baba, hastalanıp ölme durumuna gelince, görüşmediği ailesi adamın yanına geliyor, yardıma. Baba öleceği anda kardeşlerinden Seher’i yalnız bırakmamasını istiyor. Babanın yanında, Seher, babasının yeğenlerinden biri olan Zamin ile evleniyor.

Zamin, Seher’i büyük ailesinin bir arada yaşadığı eve getiriyor. Evde, Zamin’in çocukluktan beri sevdiği ve evleneceği Hareem de vardır. Zamin, Seher ile zorunlu evlenmiş olduğunu aileye söylemiyor. Seher de evde yaşamaya başlıyor ancak onu benimsemiyor aile. Zamin, Seher ile evlendiği için Hareem ile evlenemeyince aile içi dram başlıyor. Zamin, ailesi ve Seher, Hareem arasında kalıyor. Hareem’in annesi Rabia, Seher’i evden göndermek için her şeyi yapıyor.

Şarkılar, giysiler, gelenekler, oyuncular, konu, her şey keyifli. Başrollerde sevilen iki oyuncu Ayeza Khan ile İmran Abbas. Dizi, Haydarabad ve Karaçi’de geçiyor. Masum, naif dram sevenler için ideal. Not:4/4




MALAAL E YAAR

Dizinin adı, sevdiğini üzünce duyduğun pişmanlık anlamına geliyor, Urduca.

2019/2020 yılları Pakistan aile, aşk, evlilik dramı. 54 bölüm ve her bölüm yaklaşık 40 dakika.

Dizi, Pakistan’da kırsalda erkeklerin sözünün geçtiği feodal sistemi anlatıyor, kadınların söz hakkı hiç yok ve ailenin feodal gelenekleri ne emrediyorsa öyle davranılıyor, itiraz etmek olanaksız.

Köyde, arazileri olan bir aile. Ailenin başı ve veliahtı, ikisi de bu gelenekleri sürdüren sert erkekler. Aileden bir erkeğin karısı, aile baskısına dayanamayarak kızlarını da alıp evden ayrılıyor, yıllar önce. Ancak küçükken, kızlardan Hooriya ile ailenin veliahtı Balaj, nişanlandırılmışlar aile içinde ve bu da mutlaka uygulanmalı.

Günümüzde, yani bu olaydan yaklaşık 20 yıl sonra Hooriya ile Balaj, mecburen evleniyorlar. Hooriya ve kardeşi Minhal, serbest yetişmiş, özgür kızlar, bu nedenle bu büyük aile evine adapte olamıyorlar ve kadın haklarını savunuyorlar. Aile içinde büyük çatışma çıkıyor.

Başrollerde Azakeh Daniel (Hooriya), Zainab Shabbir (Minhal) ve Mirza Zain (Balaj). Dizi çok heyecanlı, sürükleyici, dramatik, romantik, sosyal. Bol duygulandırıyor, bol güldürüyor, şarkılar, giyimler, gelenekler, renkler her zamanki gibi ilgi çekici. Not:4/4

20 Ocak 2022 Perşembe

ÜTÜK

 




Ütük mü oldun sen? Anneannemin popüler sözlerinden biri.

Ütük yani hep üşüyen ve sıcağın başından kalkmayan kişi. Sürekli sıcakta oturduğu için dışarıdaki soğuk havaya adapte olamayan anlamında. Hava soğuk ya insanın sokağa çıkası gelmiyor işte. Zaten pandemi de var, ekonomi de kötü, dışarı çıksan para harcayacaksın, en iyisi ev.

Anneannem, evde yalnız kalınca, hemen dışarı çıkar, birilerine gider sohbete veya birlikte pazara, markete gitmeye. Market gezmek onun için gezmek gibidir, dışarı çıkmak için bir bahanedir. Peynir, zeytin, zeytinyağı, deterjan, hangi marketlerde ucuz o günlerde, BİM, ŞOK, A101, Migros gibi. BİM’de zeytinyağı ucuzmuş, ŞOK’da kıyma. Günlük market haberleri gibi.

Anneannem, evde yalnız kalırsam kaktüslerle konuşmaya başlıyorum diyor. Onun evine gittiğimde daha küçükken, soğuklarda ütük olunca, anneannem iki uzun divanı birleştirip bana yatak yapardı, kocaman yatak olurdu, ben ortasında yatardım, yorgan battaniye ile.

Ananem, bana çay, Nesquik getirirdi ben TV izler veya kitap okurken, portakal, tahin pekmez, leblebi çekirdek, prensesler gibi yatar izlerdim, okurdum. Günlerce çıkmazdım o yataktan.

Annem de kanepelerin altını süpürürken ortada birleşirlerdi kanepeler, çok eğlenceli olurdu, salon sıcak olduğu için bazen yatakta yatmaz salondaki tekli koltukları birleştirip orada uyurdum. Bazen deli uyuyunca ayaklarım iki divanın arasından araya sarkardı.

Gerçi şimdi koltuklar da artık benziyor bu divanlarla yaptığım yataklara. Koltukların altından baza çıkıyor kocaman oluyor koltuk. Döne döne bir oraya bir buraya yatabiliyorsun, dizi izlerken, çekirdek yerken.

18 Ocak 2022 Salı

KELEBEK

 




-Anne yaa benim karnıma neden kelebek girmiyor?

-Nerden çıktı şimdi bu?

-Dizide vardı, kız oğlanı öptü, oğlan şaşırdı, oğlan gitti bir kız arkadaşına bunu anlattı, kız sordu, seni öptüğünde karnında kelebekler kanatlandı mı diye, oğlan yok dedi, sonra bu ikinci kızı öptü, şimdi kanatlandı dedi. Nasıl oluyor bu?

-Haa bak şimdi, birine aşık olursan ve onu öpersen karnında kelebek oluyor.

-Aşk kelebeği mi var yani? Herkeste kelebek var mı yani, aşık olduğun kişi seni öperse o kelebek uçmaya mı başlıyor? Yoksa ne oluyor, ölüyor mu kelebek?

-Kereviz yiyince karnında kelebek oluşuyor, pırasa, brokoli yiyince.

-Hamburger, patates, jelibom yiyince olmuyor mu kelebek annecim.

-Evet, sebze yiyenler sadece aşık oluyor, hamburger kelebeği yok kızım.

-Hımmm ben de deniycem, herkesi öpücem, akrabaları, komşu çocuklarını, bakalım kelebekler uçcak mı karnımda.

-Şimdi soğuk kızım, başka zaman dene, bu soğukta kelebek yaşamaz. Şimdi dışarı çıkman lazım, öperken üşürsün, hasta olursun, grip kelebekleri gelir sonra. Baharda öpersin herkesi.

-O zaman ben annesi, bak Nat Geo Wild’da izleyim sadece kelebekleri, zaten karnımda uçarlarsa gıdıklanırım ben yaa. Ya zaten korkarım ben, ya birini öpersem de kelebek değil de kartal filan geçerse adamın ağzından karnıma.

-Tamam kızım, sen düşünme şimdi bunları düşünmen için çok erken.

-Anne ya hayat çok karışık, beni leylek getirdi, karnımda kelebek olcak, ne olcam anne ben büyüyünce?

15 Ocak 2022 Cumartesi

JANE CASEY

 





BEŞİNCİ KURBAN

Olimpos Yayınları

Beşinci Kurban, kadın detektif Maeve Kerrigan’ın ilk kitabı. Casey, 2010’da kitap yazmaya başlıyor. Önce, belli bir kahramanı olmayan Ölümün Soğuk Sesi’ni yazıyor, ikinci kitabı Beşinci Kurban ise bir anda çok satanlara giriyor.

Şimdiye dek 12 adet polisiyesi dilimize çevrildi, 9 tanesi Kerrigan. Kerrigan İngiliz polis teşkilatındaki İrlandalı kadın polis. Uzun ve güzel olduğu için sürekli olarak erkek polislerin alaylarına maruz kalıyor ancak gözü pek ve iyi bir polis. Casey’in polisiyeleri klasik İngiliz tarzında, yani gerilim yok, davalara bakan polislerin rutin işleri ve soruşturmalarla geçiyor hikaye ancak kurgular iyi olduğu gibi romanlar bol esprili. Günümüzün en iyi polisiye yazarı sayılır Casey.

Bir seri katil dört genç kızı feci şekilde öldürüyor, sonra da yakıyor onları. Kerrigan ve arkadaşları katilin peşlinde. Bir beşinci cinayet daha geliyor, yine bir kız öldürülüyor ama sanki öldürülme tarzı bu kez farklı gibi. Bu kez cinayeti işleyen ilkinin kopyacısı gibi duruyor. Kerrigan yine kendini bol bol tehlikeye atıp katillerin peşine düşüyor.

Sürükleyici ve keyifli, bütün Casey romanları gibi. Not:3/4


ACIMASIZ

Olimpos Yayınları

Acımasız, Kerrigan serisinin ikinci kitabı. Bu romanda, bir seri katil, pedofilleri öldürmeye başlıyor. İngiliz polisi de seri katili bulmaya pek hevesli değil, birkaç pedofil daha öldürsün de öyle buluruz katili diye erteliyorlar ancak Kerrigan suç suçtur, cezasız kalamaz, pedofilleri öldürse de katil katildir diyerek bu seri katilin peşine düşer. Bu arada bir de ünlü bir suçlunun kızı kaçırılır.

Kerrigan ve arkadaşları, bu iki olay arasında bir bağlantı olduğuna emindir, pedofil katili çok çabuk yakalanır ama dava ilerledikçe karmaşık bir suçla karşı karşıya oldukları anlarlar. Yine iyi bir kurgu, sürükleyici bir dava çözüm süreci ve bol espri. Not.3/4

13 Ocak 2022 Perşembe

KEDİ


 



Onlardan kaçmak için saklanıyordum. Bir ustanın yanında çırak oldum. Çırak rolü yapıp kendimi saklayacağım. Eskiden bir tür ajandım, peşimdekiler de mafya gibiler. Ustanın yanında araba tamiri yapıyorum.

Karavan benzeri bir araba ile ilgileniyorum, her yeri paslı, eskiden boyası yeşilmiş belli ama çoğu yeri artık pas rengiydi. Onunla uğraşırken birisi içeriye girdi, sorular sordu, soruları hatırlamıyorum ama beni bulduklarını anlıyorum. Anladığımı belli etmiyorum. Ustam akşama gelecek o zaman tekrar uğrayın ona sorun ben bilmiyorum diyorum.

Adam gidince garaja benzeyen dükkandan gizlice çıkıyorum ve bir eve gidiyorum. Tam da ev gibi değil. Ustam, başka çalışanlar ve bir de kimsesi olmayan birileri aynı binada yaşıyordu, bina da apartmanmış eskiden ama harabe gibi. Kapıları yok, pencereler kırılmış, duvarlarda sıva yok, inşaat duvarı şeklinde yerler bile yapılmamış. Elektrik de yok. Sanki terk edilmiş de biz orayı sığınak yapmışız gibi toplanmış orada yaşıyoruz.

İçeride birisiyle konuştum, beni buldular artık gitmek zorundayım dedim. Tehlike hissediyorum. Hava kararmak üzere. Pencereden gün batımı görünüyor binaların arasından. Biz üçüncü kattayız. Aşağı baktığımda siyah zırhlı bir araç gördüm ve geldiler geç kaldım diye düşündüm.

Sokakta bir kedi vardı, onu almalıydınız diye bağırdım, çok korktum. Kediyi kurtarmak için koştum ama yetişemedim, arabanın içinden ateş ettiler ve onu vurdular. Kediyi alıp içeriye kaçtım, hala nefes alıyordu, çok ağladım. Ben de yaralanmıştım. Karnım kanıyordu. Yardım edecek kimse de yoktu. Pencereden içeriye ateş etmeye başladılar sonra. Oradan nasıl çıkacağımı bilmiyordum sonra da uyandım.

9 Ocak 2022 Pazar

FİLMLER 2021

 




Bu yıl da her zaman olduğu gibi 300 adet film izledim. Filmleri ve dizileri gece izliyorum. Her gece yaklaşık dört saat film veya dizi izliyorum. Tatillerde bayramlarda hafta sonları daha fazla izliyorum. Kitapları ise genelde gündüzleri ara ara okuyorum. Pandemi koşullarında arttı biraz tabii. Ama genelde yılda 100 kitap, 100 dizi, 300 film olarak gidiyor.

Bu yıl en önemli keşfim, Japon yönetmen Hirokazu Koreeda oldu. Tüm filmleri çok iyi. Bu yıl izlediğim en iyi ve önemli filmler ise altta.

Küçük Gün Işığım (2006, A.B.D.)

Geçmişe Yolculuk (2016, Güney Kore)

Kimse Farketmiyor (2004, Japonya)

Şemsiye (2020, Brezilya)

Boyalı Ten (Ölümcül Güzellik, 2012, Çin)

Bir Zamanlar (2007, İrlanda)

Aynı Yıldızın Altında (2014, A.B.D.)

Umut Işığım (2012, A.B.D.)

Limon Ağacı (2008, Almanya)

Malala (2015, Birleşik Arap Emirlikleri)

Chungking Ekspresi (1994, Hong Kong)

Gizli Bahçe (2020, İngiltere)

Yasak Bölge 9 (2009, Güney Afrika)

Aşk ve Gurur (2005, İngiltere)

Aşka Yükseliş (2010, İspanya)

Parizyen (2015, Fransa)

Lütfen Beklemede Kal (2017, A.B.D.)

May’in Yazı (2013, Ürdün)

Kumun Altında (2000, Fransa)

Nereye Gidiyorsun Aida? (2020, Bosna Hersek)

Bölünürsek Düşeriz (2000, Çek)

Öğretmen (2016, Slovakya)

Recalled (2021, Güney Kore)

Oksijen (2021, Fransa)

İkimiz (2019, Fransa)

Kimsem Yok (2013, İsveç)

Hayalimdeki Aşk (2012, A.B.D.)

Polleke (2003, Hollanda)

İlk Mucizem (2015, A.B.D.)

Bağlılık (2016, Fransa)

Şampiyon (2015, Estonya)

Josee, Kaplan ve Balık (2020, Japonya)

Aşk Şarkım (2020, Fransa)

Midnight (2021, Kore)

Kara Kitap (2006, Hollanda)

8 Ocak 2022 Cumartesi

KİTAPLAR 2021

 




Türlere göre şöyle:

Yabancı edebiyat: 44

Kurgu dışı: 31

Yerli edebiyat: 17

Yerli popüler: 12

Yabancı popüler: 11

Polisiye suç aksiyon gerilim: 10

Çizgi roman/Manga: 3 (Ajin, Dal-Sez, Another)



Birden fazla kitabını okuduğum yazarlar Philippe Djian, Jane Casey, Ingvar Ambjornsen, Bukowski, Tarık Tufan, Pessoa, Burroughs, Virginia Woolf.

Deli ve Deli Kız, Sihrin En Koyu Tonu, Rüzgara Dokunmak adlı dört adet gençlik, aşk, fantastik konulu romanı da çok keyifle okudum. Tür olarak da Yer altı Edebiyatından 16 adet kitap okudum.



En iyiler ise:

Yerli Edebiyat:

Ayşegül Bayar Kaya-Gece Oniki Sancıları

Baran Güzel-Her Kötü Geceden Sonra

Özen Yula-Her Zerre Kara

Can Gürses-Ölüyordum Geçerken Uğradım

H.E.Adıvar-Çaresaz

Fatma Aliye-Levayih-i Hayat

Cemil Süleyman-Siyah Gözler

Yabancı Edebiyat:

Sayaka Murata-Kasiyer

Ingvar Ambjornsen-Beyaz Zenciler

R.L.Stevenson-Olalla

E.A.Poe-Kara Kedi

Jean Teule-İntihar Dükkanı

Philippe Djian-İntikamlar

Pessoa-Huzursuzluğun Kitabı

Edouard Leve-İntihar

Osamu Dazai-İnsanlığımı Yitirirken

Francisco Casavella-Eğlencelerin Sırrı

Charles Beaumont-Tut Ki Bir Rüya Gördün

Salome-Feniçka

Le Guin-Bağışlanmanın Dört Yolu

Svevo-Yaşlılık

Per Petterson-Lanet Olsun Zaman Nehrine

Philippe Djian-Betty Blue

Virginia Woolf-Deniz Feneri

Zadie Smith-İnci Gibi Dişler

Louis Lowry-Willoughby Ailesi

L.M.Montgomery-Yeşilin Kızı Anne

H.G.Wells-Zaman Makinesi

Kurgu Dışı:

Şems-i Tebrizi-Makalat

Martin Lings-Hz. Muhammedin Hayatı

Seçil Büker-Sinema Tarih Kuram Eleştiri

Neale Donald Walsch-Tanrı İle Sohbet

Doğan Kuban-Umutsuzluk Yakışmaz

Susie Hodge-50 Sanat Fikri

Tim Peake-Bir Astronota Sorun

Walter Isaacson-Leonardo Da Vinci

David Eagleman-Yaratıcı Tür

J.M.Liberman-Masallarla Yola Çık

Ayşe Şasa-Bir Ruh Macerası

Eleanor Coerr-Sadako

Yabancı Popüler:

Ron Paphitis-Zincir Gemide Kaldı

Anthony Doerr-Göremediğimiz Tüm Işıklar

M.C.Corasanti-Badem Ağacı

Len Deighton-SS-GB İşgal

Yerli Popüler:

Naşide Gökbudak-Asıl Adı Atiye



Pandemi nedeniyle zaman evde geçtiği için kitap okumalarım arttı. Geçen yıl 86 adet kitap okumuştum, bu yıl ise sayı 128’e çıktı.

7 Ocak 2022 Cuma

DİZİLER 2021

 


Çeşitli Ülke Dizileri (Çoğunlukla Avrupa, A.B.D., Hindistan)

The Deceived, Equinox, Ghosts, Lupin, Sopranos, Sloborn, The Capture, CB Strike, Bridgerton,  Shadowplay, Undercover, And Then There Were None, Pembrokshire Murders, Tess D’Ubervilles, Behind Her Eyes, Penny Dreadfull, Hiri/Gaji, Tell Me Your Secrets, BroadChurch, The Irregulars, American Gods, Wandavision, Resident Alien, Gölge ve Kemik, Call Me Kat, The Nevers, The Serpent, Night Stalker, El Inocente, Unforgotten, Haunted, Once Upon A Time, Before We Die, Home Before Dark, Taj Mahal, Typewriter, The Missing, Mare of Easttown, The Chair, Emma, Baptiste, The Underground Railroad, Smother, Time, Fortitude, Ratched, Katla, Evil, Midnight Mass, The Chestnut Man, The Beast Must Die, The Pact, Maid, The Night Manager, Little Dorritt, Breathe:Into the Shadows, Betaal, The Good Lord Bird, La Brea, Dystopia, Black Lake, SS-GB.


Yerli Diziler

Teşkilat, Maraşlı, Yargı, Baş Belası, Kulüp.


Hong Kong Dizileri

Love in Time


Japon Dizileri

Alice in Borderland


Devam Eden Diziler

Coroner, The Blacklist, Virgin River, Bob Hearts Abishola, Rojst, Into The Night,  Aşk 101, You, Yellowstone.


Kore Dizileri

Prison Playbook, Squid Game, Doom At Your Service, Vincenzo, Mr. Queen, My Roommate is a Gumiho, Vampir Detektif, Zombi Detektif, Muhteşem Kraliçe.


Pakistan Dizileri

Meher Posh, Raaz-e-Ulfat.


Anime dizileri

Ultra Maniac, Guilty Crown, Elfen Lied, Last Exile, Nana, Another.


Malezya Dizileri

Patahnya Sebelah Sayap, Rindu Awak %200, Jangan Benci Cintaku, Ombak Rindu, Kau Aku Kita, Pengantin Satu Malam, Cik Reen Encik Ngok Ngek, Kekasih Paksa Rela, Isteri Dalam Sangkar, Black, Dan Calonnya Adalah, Hatimu Sedingin Salju,

 

 

EN İYİ DİZİLER

Listede koyulaştırdıklarım iyi diziler ve ayrıca sevdiklerim. Malezya, Pakistan, Kore ve anime dizilerin tamamını keyifle izledim. Kore’de favorim Muhteşem Kraliçe. Birkaç sezondur devam eden dizileri de keyifle izlemeye devam ediyorum. Devam eden dizilerden gözdelerim ise Coroner, The Blacklist ve Yellowstone. Yerli dizilerde gözdem Maraşlı. Geçen yıl, 105 adet dizi izlemiştim, bu yıl da 107 adet olmuş. Dizi açısından yine çok keyifli bir yıl oldu.

Bunların dışında çok başarılı bulduklarım ise; Lupin, Resident Alien, The Serpent, Once Upon a Time, Fortitude, Maid, bunların yanında klasiklerden Tess,  Little Dorritt ve Emma, ayrıca polisiye, suç dizilerinden de The Capture, Undercover, Broadchurch, El Inocente, Unforgotten, Before We Die, Home Before Dark, The Missing, Baptiste, Time.

4 Ocak 2022 Salı

YENİ YIL TAZELİĞİ

 




Hayat geçiyor, deriz ya bu da geçer, işte bir yıl daha geçti. İyi olaylarla, kötü olaylarla. İyilik kötülük birbirini eşitliyor.

Geçince unutuyoruz. Eski yılı da unutmalı. Anımsamak yararlı olmuyor. Yeni yıl merdivenlerine bakmalı. Hayatta istediklerimiz hep olmuyor, faktör çok. Kontrol edemiyoruz. Özlemlerimiz, hayallerimiz, gerçekleşmeyebiliyor. Ama hayata yumuşak davranırsak umutlarımız bu yıl gerçekleşebilir.

Hayata genel bakınca acil olan hiçbir şey yok. Herkesin bir hayat çerçevesi, bir paradigması var. Yani isteklerimize bugün olmazsa yarın ulaşabiliriz. Zaman yok aslında. Hayat karmaşık da değil. Kafalarımız karışık. Belki zihinlerimiz hafiflerse hayat da hafifler, kolaylaşır. Kendimizi sevmeden, hayatı sevmeden hayat bizi sevmiyor. Yeni yıl hafiflemek için bir fırsat.

Hepimiz musluktan damlayan birer küçük su damlası gibiyiz. Bu damla olarak denize, yani hayata karışırız, bütün damlalarla bir insan okyanusu oluştururuz. Güneş de bizi ısıtır. Nasıl görüyorsak öyle değil mi hayat? Bazen taze bazen bayat, devam ediyor. Kişisel yaşamlarımızı sürdürüyoruz. Evrensel birçok olay da oluyor. Derin yaralarla, deli dolu akan nehirler gibi kayalara çarpa çarpa yol alacağımıza olumluya, huzura doğru akmak daha keyifli.

İnsanız işte. Her şey bizim için. Herşey normal bu dünyada. Olduğu için normal. Hayatımızı kontrol altına alamıyoruz, almak istersek o bizi kontrolüne alıyor. En iyisi her sabah güneşle birlikte biz de doğalım. Bedenimiz su gibi zaten, su gibi akabiliriz. Yeni yıl ağaçta yetişmiyor, markette satılmıyor, biz girip içine yaşıyoruz.