KAYIKÇI
Güneşin en taze pırıltıları yeni yeni uyanıp kıpırdamaya başlayan çivit mavisi denizin kırışıklıklarına düşerken manzara küçük bir çocuğun gözlerinden taşan heyecana benziyordu.
Biraz açıkta duran bir kayıkçı matarasına doldurduğu kahvenin son yudumunu keyifle içmiş şimdi oltasındaki iğneye ne tür bir yem takması gerektiğini düşünüyordu. Bugün hangi balığa göre yem seçerse şansı daha yüksek olurdu, bunun belirlenmesi uzun sürdü. Belli ki pek tecrübeli değildi.
Kıyıda bir grup insan sabahın bu saatinde de olsa toplanmış ve dağınık sıralı bir oturma düzeni almışlardı. Bazısı yerlere atılan minderlerin üzerinde, bazısı kamp sandalyelerindeyken, ayakta olanlar ve kenara oturup sırtını gruba verirken ayaklarını denize doğru sallandıranlar vardı. Topluluğun odağında hoş ezgiler çalan bir müzik grubu vardı.
“Aç zülfünü gözlerini göreyim/Gözlerinin içi güler mi göreyim…”
Çalan şarkılardan ve sanatçının tatlı yemişler gibi hoş sesinden kayıkçı kadar martılar da hoşnuttu. Hepsi de sanki müziğe göre dönüyor, yükselip alçalıyordu.
Herhalde kıyıdan denizi izlemek huzur verici ve güzeldi. Bebek mavisi gökyüzünde altın gibi bir güneş, pamuk beyazı minik bulutlar, ufka doğru gittikçe küçülen irili ufaklı deniz taşıtlarının sağa sola gezintisi, suyun yüzünde bir görünüp bir kaybolan balıklar ve şaşkın martılar. Daha ne olsun…
Bir o kadar denizden kıyıyı izlemek de güzeldi. İnsana her şeyden uzakta bir dinginlik veriyordu. Bir şiir okumak veya bir tabloyu izlemek gibi veya çocukluktan kalma bir his hiç kaybolmayacak bir an gibi…
İnsanların şarkılara eşlik ettiği, arada bir alkışladığı duyuluyordu. Bir dede torunlarına bilezik tatlı alıyordu. Bir simitçi park etmiş arabaların arasından çıkmış kıyıya doğru geliyordu. Bisikletiyle kıyı boyunca ilerleyen bir başka grup manzarayı sağdan sola aşıyordu. Kıyı boyunca sıralanan banklardan bazısı oturup simit yiyen, gazete okuyan insanlarla doluydu. Bazısını kediler ele geçirmişti. Banklardan birine iki kız bir şiir yazıp martılar ve çiçekler çizmişti belki de çok sonra duruyor mu hala diye bakmaya geleceklerdi. Kayıkçı manzarayı izlerken işini ağırdan alıyordu.
Sakin huzurlu kaygısız bir manzaraydı. Bir o kadar da sihirliydi. Öyle ki bu sihri bakmasını bilmeyen göremezdi. Öyle bir sihir ki derin denizin içindeki tüm balıkların ve denizkızlarının bile ilgisini çekmiş olmalıydı. Belki de birazdan rengarenk balıklar sudan çıkıp yükselerek martılarla beraber bir dansa başlar ve su perileri çınlayan güneş ışıkları arasında şarkılara eşlik ederdi. Bunu da çocuklardan başka gören olmazdı ya olsun. Neyse ki çocuk kalmayı başaranların sayısı da hayli fazla diye düşündü kayıkçı. Sonra oltasını rastgele fırlattı. Bakalım bugün kısmetinde ne vardı…
“Hava çok güzel bugün/Bir umut var içimdeeee…/Lalalalalaaa/Selam olsun herkeslere tahtası eksiklereee…../Lalalalalalaaaa”
Son
MİRA
Geçenlerde Mira’nın burcunda tutkulu bir hafta olacağını yazıyordu. Burçlara pek inanmazdı doğrusu ama bir anda elindeki bitmiş pakete bakarken “Gökler haklıymış!” diye düşündü.
Bütün bir hafta boyunca İrlanda hakkında bir roman okurken evde oturup Tutku bisküvi yediğini fark etmişti. Yanında da tavşan kanı çay. Vampirler için uygun bir içecek. Şöyle tomurcuklu mis kokulu tavşan çayı. Ve minik böğürtlenler. Taze koparılmış kıpkırmızı ve mor böğürtlenler. Ah bundan sonra göklerle dalga geçemezdi. Tabaktaki son böğürtleni de ağzına atarken kitaptaki tarifi de deneyeyim tam olsun diye düşündü.
Hemen fiyuuv diye mutfağa koşup malzemeleri kontrol etti. Tarifteki her şey tam olarak vardı. Bir vampir olarak tatlı şeylere bayılırdı. Mutfakta unlar şekerler çikolatalar havada uçuştu. Büyü kazanının içine bütün malzemeleri doldurdu. Bir iki sihirli sözcük de mırıldandı. Tüm bunlar sırasında köşedeki piyano kendi kendine çalıyordu. Elbette müziksiz olmazdı.
Kazanın içine vanilya, tereyağı, deniz tuzu, karabiber, kabartma tozu, ejderha nefesi, kelebek tozu, denizkızı kuyruğu ve pudra şekeri de uçtuktan sonra son olarak da biraz viski döküldü. Kazan kaynadı, döndü, homurdandı, taştı gürledi ve en sonundaaa mis gibi viskili kekler birer birer kazandan fırlayıp Mira’nın kucağındaki sepete düştüler.
Eh bu büyü de amma yorucuydu. Neyse ki hiçbir şeyi patlatmadan veya yakmadan tamamlayabilmişti. Şimdi bir haftadır üzerinde kamp kurduğu kanepeye dönüp viski keklerini yerken vampirlerin Mars’ta koloni kurduğu belgeseli izleyecekti. Hayat sana böğürtlen veriyorsa reçel yap Mira diye düşündü ve İrlanda kitabından bu tarifi bulduğu için epey mutlu hissetti.emen
Son
VHALAR (Eitha 1)
Zamanın elinde birer birer söndü yıldızlar
Vhalar’ın kızıla boyanmış kayıkları
Batıyorken altında gelgitlerin
Okyanus esintisinde gizlenmişti ağıtlar
Haykırdı denizkızı keskindi nefesi
Keskindi geceden
“Bakın, bakın şu diyarlara”
“Bakın!” diye haykırdı bir daha
Özgürlüğün kan köpüklü kıyıları
Unutuldu çoktan denizcilerin hayalleri
Hayalleri ve dilekleri
Batıyordu Vhalar’ın kayıkları
Batıyordu maviliğin karanlık koynuna
Hatırladığından daha sertti
Daha sertti yurdunun dalgaları
Haykırdı göklere son narasında
“Bakın şu denizkızının işine!”
Zambaklar sararıp dökerken yapraklarını
O mehtaplı gecenin içinde
Gözlerini açtı bir uykuya
Görkemli kıyıların savaşçısı
Kaldı geriye bir tek dalgaların sesi
Ve kaldı geriye denizkızının şarkısı
Son
EITHA (Eitha 2)
Eitha okyanus rüzgarlarının ve soğuğun sürekli dövdüğü yoksul bir balıkçı kasabasında yoksul bir ailede doğup büyüdü. Kimi zaman rüzgar kasabayı öyle bir sallardı ki tuz ve yosunla karışmış bir koku çürümüş ahşap evler ve iskelelerin arasından yükselir bu sırada sallanan tahtaların gıcırtısı bir canavarın aç midesinden gelen gurultular gibi bölgeyi sarardı. Kasabanın sırtını dayadığı yüksek tepelerin en yukarısından bile bu koku ve gıcırtılar işitilirdi ve bu yüzden kasabaya sirenlerin çürük midesi anlamına gelen Kokharkan Koht-tiyan ismini takmışlardı. Ama kısaca Koht veya Koht-tiyan derlerdi.
Yoksulluk ve hayatta kalma kaygısı tüm kasaba halkı gibi zavallı kızın ailesinin belini öyle bükmüştü ki annesi hissizleşmiş babası şefkat duygusundan arınmış ve her şeye karşı duyarsız hale gelmişlerdi. Bu yüzden Eitha sevmek ve sevilmek nedir bilmeden büyümüştü. Bir babanın kızının saçlarını okşamasındaki o sıcaklığı hiç tatmamıştı. Ve bir annenin kucağının güvenini hiç hissetmemişti. Her zaman yaşamında bir eksiklik olduğunun farkındaydı ama bunun ne olduğunu bile bilmiyordu. Çünkü sevgi diye bir şeyin varlığının bile farkında değildi. Bu eksiklik ona karnı ağrıyormuş hissi verirdi. Sevgi ihtiyacı onda her gün ve gece kalbinde veya midesinde bir sorun var da hastaymış sanmasına yol açardı. Saf çocuk. Bu yüzden daima nane veya papatya toplayıp bunların çayını içerek şifa bulmak için dua ederdi. Yemyeşil taze nane çayı eşliğinde göklere bir yakarış... Eitha bu kırgın ve sefil hayatın içinde huzuru gökleri, tanrıları ve ışıklar içindeki kahramanları düşleyerek bulurdu. Bir gün onu duyacaklarını biliyordu. Ah nane çayı.. belki de gerçekten her şeyin çözümü buydu. Sorunlar bu kadarla kalsaydı..
Dehşetin fırtınaya karıştığı bir gecede görmüştü Eitha, ışığın ve kutsallığın cisimlenmiş hali olan Vhalar'ı ilk defa. Kasabayı kokuşmuş çürüyen etlerinden yayılan ölüm kokusuyla Gölge'nin müritleri çirkin yaratıklar sarmış ve bütün evleri talan etmiş, Eitha'nın ailesiyle beraber kasabadaki herkesi katletmişti. Zavallı kız aklını kaçırmanın eşiğinde fakat yaşadığı trajedinin şokuyla donup kalmıştı. Gözlerinde düşmeden kirpiklerinde asılı kalmış iki damla yaş duruyor, yangınların aleviyle aydınlanan cildi yağan karın etkisiyle buz tutuyordu. Konuşacak, bir kelime fısıldayacak takati kalmamıştı. Umuda dair en küçük bir kırıntı bile içinden silinmişken Vhalar ve emrindeki denizciler kıyıdaki sislerin içinden ay ışığını içlerinde taşıyan zırhlarıyla birer kıvılcım gibi fırlayıp gelmişti. O kızıl geceyi elindeki kılıçla yıldırım gibi ikiye bölüp sabah olmadan aydınlatmıştı ışığın ruhu Vhalar. İşte o gece böyle kurtarılmıştı Eitha ruhunun gölgeye düşmesinden. Ve böylece Vhalar'ın emrine girip bir denizci olarak kutsal ışık adına Gölge'ye karşı savaşmaya adadı kendini. Bu olay kadim şiirlerde bile işlenmişti sonradan.
Bu konuda yeteneği ilahi bir güç gibi her geçen gün artıyordu. Normalde herkesin tek bir uzmanlığı olmasına rağmen o hem silahında ustalaşmış, hem şifa yeteneği kazanmıştı ve ayrıca güçlü büyülü kalkanlar yaratabiliyor ve düşmanın zihnine girip onu kontrol edebiliyordu. Herkes Eitha'nın sanki sıradan bir insan değil de aslında göklere aitmiş gibi bir ruh gücüne sahip olduğunu düşünmeye başlamıştı. Böyle karmaşık bir ruh gücü sayesinde bir gün Vhalar ve diğer kutsal komutanlar gibi bir kahramana dönüşeceği belliydi. Böylece zaman içinde kimsenin olmadığı kadar bir hızla yükseldi ve Vhalar'ın sağ kolu oldu. Savaşta ikisini yan yana gören düşman artık çoğunlukla kaçıp saklanıyordu. Işık yavaşça gölgeye galip oluyor gibiydi. Yeryüzünün her yerinden zafer haberleri yayılıyordu. İkilinin beraber aynı yolda yürümesiyle Gölge'nin sonsuza dek yok edileceğine dair bir inanç askerler, yüksek rütbeliler, kahramanlar ve göklerdeki tembel tanrılar arasında bile fısıltılarla dolaşıyordu. Böylece ikisine evliliği yakıştırdılar ve müthiş kutlamalarla bir düğün kuruldu. Vhalar için bu önemli bir karar değildi. O sadece düşmanı nasıl daha iyi yok edeceği ve kendi üstleri ve göklerin engin görüşleri ve arzusunu umursardı.
Fakat sevgiye aç büyüyen ve Vhalar'a hayranlığı giderek artan Eitha ona çoktan vurulmuştu. İşte iki ilahi komutan göklerin emriyle bu şekilde evlendi. Buna en çok göklerdekiler sevinmişti çünkü Gölge haddini aşarak onları da tehdit eder olmuştu. Bu evliliği ışıkla kutsadılar. Fakat Chronos bile gelecekten bihaberdi.
İkili kutsal savaşlarına devam ederken Eitha'nın bir bebek beklemesi trajik bir sonun başlangıcı oldu. Eitha bu durumun sonucunda savaştan elini ayağını çekti. Aradığı gerçek sevginin çocuğunda olduğunu hissediyor ve tüm dünyası ondan ibaret hale geliyordu. Vhalar ise savaştan savaşa koşuyor, eve bir kez bile uğramıyor ve çocuğunun neye benzediğini bile merak etmiyordu. Aklı fikri Gölge'deydi. Onun o çirkin yaratıklarının insanları katlettiğini daha fazla görmek istemiyordu. Eitha savaşı terk ettiğinden beri de düşman daha da kuvvetlenmişti.
Eitha gittikçe yayılan savaşın alevinden oğlunu korumak için kimseye haber vermeden gizlice ücra bir köye saklandı. İhtişamdan ve saraylardan uzakta kendi yaşamının başlangıcındaki gibi köhne bir balıkçı kasabasıydı bu. Orada her şeyden uzakta huzuru bulacağına inanıyordu. Fakat bilmediği bir şey vardı. Köy halkı çocukların eti ve kanıyla bir Gölge canavarını besliyordu. Onu besleyerek ölüler dünyasından kurtarıp yaşayanlar dünyasına geçirerek göklerden intikamlarını alacaklarını düşünüyorlardı. Çünkü artık açlık ve sefalet içinde yaşamaktan bıkmışlardı. Gölge yaratığının hayata dönmesi için gereken son kurbanın oğlu olmasını ise Eitha hiç beklemezdi.
İşte böyle bir kez daha kendini dehşetin kucağında buldu Eitha. Oğlunu kucağından söküp aldıklarında köylülerin bir cadıdan alıp çayına attığı baharatın sersemleten uyuşukluğu içinde karşı koymaya gücü yetmemişti. Yine tüm umutları yüreğinden sökülmüşken Vhalar'ı üzerindeki kutsal ışığın aydınlığında geceyi alevlendirirken gördü. Eitha onun göklerden avuçlarında topladığı yıldırım ve yıldızların alevlerini görür görmez sevgilisinin ne yapmak istediğini anladı. Ciğerleri sökülürcesine Vhalar'a evladının canı için yakardı.
Gölge yaratığı sunakta dirilmek üzereydi ve hiç zaman kalmamıştı. Ona sunulan son çocukla da bütünleşmek üzereydi. Çocuğun bilinci sonunda kapanmış ve ruh özütü sonuna kadar çekilmişti. Vhalar topladığı yıldırımları ve yıldız ateşlerini hızla fırlattı. Böylece ritüel bıçak gibi kesiliverdi. Fakat zavallı çocuk da küle karıştı. Eitha küle dönüşmeden önce evladının "anneciğim!" diye seslendiğine yemin edebilirdi. Sonunda aklının mizanı paramparça olmuştu. Bu dünya defalarca her şeyi ondan sökerek almıştı.
Tüm bu trajedinin ve kaosun ortasında dirilmekte olan yaratığın özütünün geride kalan küçük bir parçası küllerin arasında hayatta kalmayı başarmıştı. Eitha'nın çıldırmış zihnini, parçalanmış ruhunu ve yüreğine dolan öfkeyi hissedince karanlık pençelerini ona yöneltmeye karar verdi. Feryatlar içindeki annenin zihnine sızıp fısıltılar bıraktı. "Zavallı Eitha... Göklerdeki ulu ve ışıklar içindeki tanrıların ve kutsal savaşçıların gözünde bir zerre kadar bile bir değeriniz yok..." işte böyle çeldi onun aklını "Senin dileklerini işitmeye tenezzül bile etmez onlar. Fakat ruhunu bize sunarsan sana tanrı kuvvetini vereceğiz."
Göklerde kara bulutlar yeniden toplandı o anda. Deliliğe düşen zihni intikam ateşiyle yanıyordu. Histerik bir sesle "Bunu kabul ediyorum..." cümlesi hafifçe döküldü kanı çekilmiş dudaklarından. Böylece Gölge ile birleşip yekvücut oldu Eitha. Tenindeki aydınlık cennet ışığı yerini karanlığa bıraktı. Mavi gözleri bir çift kuyu gibi simsiyah incilere dönüştü. Altın sarısı saçları gölgeden daha siyaha, kutsal ışıklar içindeki aurası bir karadeliğin karanlık enerjisine dönüştü. Acı dolu her anısı zihnine doldu. Gölge Varlıkları böyle beslenip güç buluyordu. Çığlıkları işitenlerin kulak zarlarını parçaladı. Nefreti ve öfkesi arttıkça Gölge Yaratığı kontrolü ele geçirdi ve daha da güçlendi.
Artık sadece intikam için nefes alan Eitha'nın avuçlarında kutsal ışığa karşın karanlık yıldız alevleri bulunuyordu şimdi. Her şey o kadar hızlı gerçekleşmişti ki kimse daha ne olduğunu anlayamadan tüm gücüyle Vhalar'ın üzerine yürüdü. Ve işte böylece karanlık ve aydınlık iki yıldızın savaşı başlamış oldu.
Son
ELINA (Eitha 3)
Sislerin içinde ağır hareketlerle ilerledi Melek Elina. Ağaç kökleri ve taşlarla sınırları çevrelenmiş ayna gibi pürüzsüz suyun başına gelince bir süre ayakta durup sıradan kişilerin göremediği bir şeyleri görebiliyormuş gibi önce çevreye sonra da suya baktı. Bir insan boyu kadar genişliği olan bu su birikintisi akılların alamayacağı bir derinliğe sahipti. Elina sol eliyle ileri doğru hayali bir şeyleri fırlatıyormuş gibi bir daire çizdi. Bu sırada hayali gül yaprakları gecenin içinde gerçeğe dönüşüp suyun üzerine düştüler. Ay ışığı çevredeki her şeyin konturlarını gümüş bir kalem gibi çiziyor geriye kalan şeyler ise gölgeler içinde kalıyordu. Elina diğer elinde taşıdığı tütsüyü sonunda ayaklarının dibindeki taşların ve yabani otların arasına bıraktı. Yasemin otu ve bazı başka otların yanarken saldığı aroma her yanı sarmıştı.
Buraya yılda bir defa yapmakla mükellef olduğu ritüel için gelmişti. Ayna ona kimi gösterirse kaderine müdahale edecekti. Pek çok başka şeyden sorumlu başka yazar melekler içinde onunki çok talihsiz bir görevdi. Yaptıklarının sonucu bazen felaketlere bazen mucizelere sebep oluyordu. Fakat kime yardım edeceğini seçemezdi. Karşısına kötülüğe sebep olacak birisi bile çıksa ona yardım etmek zorundaydı. Yıldızlar ondan bunu istiyorsa başka çaresi yoktu. İki elini göğüs hizasında aniden birleştirip avuçlarını birbirine vurdu ve aynı hızla ellerini iki yana açıp avuçlarını yere çevirdi. Bu hareketle yaptığı sihirle beraber avuçlarından çevreye gümüşi bir ışık dalgası fırladı. Ardından bir taht gibi yontulmuş kayaya oturup bekledi.
Alnında uçları yukarı dönük gümüşi bir hilal dövmesi vardı. Gözlerini kapatmış olmasına rağmen bir şeyler olduğunda bunu hissedecek yeteneklere sahipti. Gözlerinin dış kenarından aşağı doğru üçer minik yıldız dövmesi yine gümüş gibi parlıyordu. Bu şekilde görevinin ona verdiği ağırlık altında gözyaşı döküyormuş gibi görünüyordu. Ne kadar süre kıpırdamadan öylece bekledi bilemiyordu. Sonra bir anda gözlerini açtı. Hissetmişti. "İşte başlıyor..." diye düşündü. Suyun içinde figürler belirmişti. Gölge, karanlık pençelerini bir kadının yüreğine geçirmiş onun aklını çelmek istiyordu. Kadın küle dönüşen oğlunu düşündükçe aklını kaybediyordu.
İyi ve kötü arasındaki bir uçurumda süzülen bu zavallı kadının adı Eitha'ydı. Gölgenin çağrısını duymazsa yitirdiklerinin dehşetiyle önce zihni sonra da kendisi yok olup gidecek ve trajik yaşamı bu şekilde son bulacaktı. Fakat yıldızlar kader oyununda onun tarafını seçmiş ve onu Elina'nın karşısına getirmişti. Elina az sonra yapacağı şeyin sonucunda Gölge'nin yeniden güç kazanacağını biliyordu fakat seçim yapma hakkı yoktu. "Öyle olsun.." diye fısıldadıktan sonra tüm nefesiyle suya üfledi. Eitha böylece Gölge'ye kulak verdi. Acısı içinde kor ateşler yakarken Gölge'nin çağrısını "Bunu kabul ediyorum.." diye yanıtladı.
İşte sudaki şekiller geldiği gibi kaybolurken Eitha'nın kaderi böyle değişmiş ve gölgeye işte böyle düşmüştü. Elina yıldızların seçimlerini sorgulayan bir bakışla taştan tahtında bir süre sessizce oturdu. Ardından "Öyle olsun.." diye tekrar ederek yerinden kalktı ve geldiği gibi sessiz adımlarla oradan uzaklaşıp sislerin içinde kayboldu.
Son
https://murekkeplehayaller.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili bonheur un yazısısı :)
https://rozaninkutuphanesi.blogspot.com/2020/12/unutulan-bir-kasm-gunu-kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili roza nın yazısısı :)
http://ayisigininhayaldunyasi.blogspot.com/2020/12/dedemin-masallar-3-kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili uyuşuk hayalperest in yazısısı :)
http://zamanikahve.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili kahve zamanı nın yazısısı :)
http://tosbagagunlugum.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili tosbağa günlüğü nün yazısısı :)
https://fairytaleess.blogspot.com/2020/12/nisan-sabah-kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili ilkay ın yazısısı :)
https://kirmiziruh.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili kırmızı ruh un yazısısı :)
şimdilik gördüğüm 7 kişi oldu.
YanıtlaSilbonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
:)
Vee ben de katildim asiri amatörce olsa da başlangıç için ideale yaklaşmış olabilirim yani umarım 😹😹
Silmükemmelis.
Silheyooooo oleeey :)
Eitha Yunan kültüründen geliyor sanmıştım ama Güney Afrika'daki bir kültürde selamlaşmaymış. Daha önce bu türde yazmılmıydın? Ben görmedim değişik geldi. Sürekli şaşırtıyorsun bizi Deep hanım.
YanıtlaSilkırmızı.
Sileitha uydurdum, ne olduğunu bilmiyordum. ya hep değişik türlerde ve kelimelerle yazmaya çalışıyom işteee :) buna benzer şeyler yazdım hıhıms, özellikle vampir zombi severim :) bak bu öykü geçen haftaki şiirden yola çıkıyor. şiirde vhalar vardı, şimdi burda karşımıza çıktı, önce iyi sonra kötü oldu ve eitha ile savaşa girdiler ama sonu belli değil, vhalar aslında eitha nın kocasıydı :)
Uydurdun mu :) Kurgu değil gerçekten hikayesi varmışta sen onun üzerinden yazmışsın gibiydi.
SilKaçırtmışım fantastik yazılarını, 6,5 yıllık arada çok şey kaçırmışım desene.
Bir de şiir beni darlıyor.
kırmızı.
Silya bütün yazılarımdaki bütün herşey kendi kurgum ki, hepsini hayal ediyom, uydurmatörlük dabıyom. gerçek hikayesi olan hiçbirşeyden yazmadım ki şimdiye dek hiç. işim gücüm hayal kurmak yaa. bişeyi alıp üstüne kurgu dapamam been vallası :)fontostikli yazarım tımams bundan sonra, kılıçlı, alienli, aileli :) vampir, cadı, büyü, efsun, peri, zombay, kertenkele filan tımıms :) şiir evet genelde öyledir, daraltır gerer inceltir kikiki :)
Alıntı yapmadığını biliyorum ama benim kastettiğim şey şu. Olan bir hikayeyi kurgulamak. Mesela Pollyanna saflığından kötü yola düşmüş, pinokyo da onu kurtarmaya çalılşıyor :)
Sil( Kendi yazdığımı okuyunca kahkaha attım :D )
kırmızı.
Silyok yok anlamıştım zaten. senin dediğin tür de var, fan story, hayran kurgusu, çok sevdiğin bir kitabı filan yeniden yazıyon. onu da yapmadım ama yapsam şeyi yaparım, little mermaid, en sevdiğim yaaa :)
Onu ne okudum ne izledim, o yüzden bir şey diyemeceğim içeriğini bilmediğim için. Seslendirmesini ve şarkısını Şebnem Ferah yapmıştı ona rağmen izlemedim :/ Bu arada fark ettimde ben kızımla hiç bir şey izlememişim yahu :(
SilÇok profesyonelce olmuş şahane emeğine sağlıkk okurken aklıma ilkokulda okuduğum kibritçi kız geldii bağdaştırdım
YanıtlaSilmükemmelis.
Silay kibrtiçi kız ne güzel saol yaa pro değil hepsi denemeler iştee :) sen de alışcan bana neee :)
https://cmelisk.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili mükemmelis in yazısısı :)
katılan 8 olduu.
YanıtlaSilmükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
:)
Kendini niye saymıyorsun Dipses 9
Silkırmızı.
Silpikişkooo :)
Ve bir de ben😉
YanıtlaSilbigudili anne.
Siloooooo bigudili anne yazarısııı :)
Işık ve karanlığın bitmeyen kavgası ooo fantastik karanlık bi hikaye vee Vhalaar hahah :D yazık Eitha'ya ama Gölge'den başka kime kızılır bu hikayede bilemedim :) mısır tanrılarına benziyorlar bi de :) şimdiden baya kişi yazmış ben de hikaye düşünmüştüm yazmak için fantastik bişi ama dayımlardayken şuan yazamam gibi :)
YanıtlaSilsessiz gemi.
Sileveey vhalar darı tanrısııı :) dayıııııı :)
https://bigudilianneblogger.blogspot.com/2020/12/baharatcnn-defteri-ksa-hikaye-kelime.html
YanıtlaSilsevgili bigudili anne nin yazısısı :)
katılım 10 olduuuuu.
YanıtlaSilbigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Deepciğim nasılsın öncelikle merhabaaa ben geri döndüm haber vermek istiyorummm ve bu aradaaa bayıldım bu etkinliğee *_* katılmak istiyorumm inşallah yazabilirimm^^
YanıtlaSilkübra nur.
Silkatıl hadiiii :)
Harika bir yazı olmuş deep eline sağlık :) bu arada ben de yazdım :)
YanıtlaSilhanife ertaş.
Siloleey gözde öykücüüm :)
Deep ya valla bak saygısızlık yapmış gibi olmayayım ama yeminlen okuyamadım yazdığın hikayeyi..çoook uzun ..hani yalan yok sırf selam için geldim..ilk başta okumaya başladım sonra oooouuufffff sanırım devam ettiremeyeceğim dedim.çoooooooooookkkkk uzuuuuunnnnnduuuuuuu.
YanıtlaSilSevgiler:):)
kahve zamanı.
Siluzun yazıları okuyamıyordu :)
Konu ilgim dışında olmasına rağmen okudum ama baya vahşi olmuş, korkutucu,zombili falan. Yeni nesilin sevdiği oyunları canlandırdı gözümde. Hayal gücün şahane.
YanıtlaSilmehtap.
Silkanlı hikaye eveet :)
Wagner'in Ride Of The Valkyries eşliğinde okudum. Modern mitolojiye katkılarını insanlık unutmayacak deep:)
YanıtlaSilkaystros tyrha.
Siloooo apocalypse now filmiiii :) mitoloji yaratıyorum ivit kikiki :)
https://benhnf.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili hanife ertaş ın yazısısı :)
https://kaplandiary.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili kaplan diary nin yazısısı :)
güzel yazı thanks
YanıtlaSilmert.
Silsaool :)
Bu tarz çok hoş olmuş, kalemine sağlık.
YanıtlaSilada denizi.
Silpikii :)
Vayyy...
YanıtlaSilAcı insanı ne hale getiriyor değil mi... hele bu evlat acısı ise ...
uyuşuk hayalperest.
Sileveey kocasına bile düşman oldu, evlet acısından, haklısın :)
Ben de bir şiir yazdım etkinlik için. 🙂
YanıtlaSilbir edip.
Siltımams şimdi ekliycem listeye. blogunuza yorum yapamıyorum ama okuyorum yanii :)
Teşekkür ederim.
SilYorum yapamıyor olmanız sizinle mi ilgili yoksa yorum sayfası ile mi ilgili merak ettim açıkçası. Herhangi bir sıkıntı görünmüyor aslında. 🙂
bir edip.
Silbilemedim, kabul etmiyor yorumu, wordpress olmasından sanırım, diğer wordpress blogçularına da yapamıyorum yorum.
Çok ilginç. Hiç kimse yorum yapamıyor olsa anlayacağım ama siz de görüyorsunuz ki sistem çalışıyor. 🙂 Bunun doğrudan Wordpress ile ilgili olduğunu pek sanmıyorum. Yorum yapanların çoğu Blogger kullanıyor aslında. Yani onlar yapabildiyse sizin yapabiliyor olmanız lazım mantıken.
SilNeyse sağlık olsun. 😂
bir edip.
Sildoğrudur belki benim blog ile ilgili bişeydir, zamanla düzelebilir, geçen haftaki yazınıza yapamadımdı, bu öyküde de giremedim ama belli olmaz düzelir yani nasıl olsa :)
Bir Edip, ben de burdaki rumuzunuzun üstüne tıkladığımda sizin hakkınızda bilgi veriyor (sosyal medya falan) ama bloğunuza ulaşamadım maalesef.
Silhttps://biredip.com/bir-siir-kaynat-bana/
YanıtlaSilsevgili bir edip in yazısısı :)
Bu linkten deneyeceğim bir de..
Silmomentos.
Silevet yaa benim de şöyle, onun bloguna yorum yapabilmem için blogger da bikaç işlem yapıp düzenleme yapmam gerekiyormuş, sonra yapabilecekmişim, du bakalımlım :)
katılım 13 oldu, şimdilik görebildiğim yani.
YanıtlaSilhanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Bayıldım. Harikaydı. Sevgisizlik her zaman etrafına kötülük saçıyor işte. Eitha da her umudunun elinden alınmasıyla intikamı seçti. Ellerine sağlık. :)
YanıtlaSilbonheur.
Sileveet ne güzel anlattın :)
Deep merhaba. kendi kendime Mim yarattım ve ilk sana pasladım. Bakar mısın? Katlılır mısın:)
YanıtlaSilelmas koçan güney.
Silheyooo akşama dapcam :)
Harikasın Deep. Bu seriye ben de katılmak istiyorum :))
YanıtlaSilyıldız.
Silay katılsana tabii yaa :)
ilkay.
YanıtlaSilyok blogumdan başka bir yer yok yazdığım, her şeyim burda işte. hımms kitap olabiler diyosun, hiç aklıma gelmediydi bak bu. he işte bir iki günde yazdım yani. ya evet yaa sahiden de giriş gibi olmuş de mi. ben daha çok eitha ile vhalar napcak diye hayal ediyodum :) evet asıl kahramanımız eithaaa :) şimdi bak işte geçen hafta o şiiri yazmıştım ya evet orda da vhalar vardı, bir kent veya bir kral gibi, bu hafta ne yazayım derken o vhalar ı düşündüm, o şiirde deniz kızları vardı filan, vhalar ın hikayesi ne olsun ve ona kim karşı koysun derken eitha çıktı öyle yani. o şiiri yazarken bu öykü yoktu tabii kafamda. o şiir sayesinde oldu hıhıms. evet belki bu öykünün devamı olabilir sahiden de bi düşüneyim saol yaa iyi fikir verdin vallası :)
ilkay.
YanıtlaSil:) eitha nın gazabı kikiki :)
Artık bir kitap mı yazsan? Harika olur bence.
YanıtlaSilsevda ünlü.
Silhıhıms olabiler yaa :)
bu arada, aramıza yeni bir arkadaşımız katıldı, anlam arayan blog :) şimdi kelime oyunu 3 ü yazdı. kelime oyunu 4 ü de yazacak.
YanıtlaSilkelime oyunu 3 linkisi :)
https://anlamarayan.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-3-korkma.html
https://sevdadanyazilar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili sevda ünlü nün yazısısı :)
katılım 14 oldu, şimdilik.
YanıtlaSilsevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Merhabaa Deep! Çok sürükleyici bir kitabı okuyormuş gibi hissettim, konusu, akışı, her şeyi çok güzeldi...çok beğendim, hayal gücüne sağlık:) ve ben de sonunda katılabildim oyuna:)
YanıtlaSilhttps://icguveysindenhalli.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili cansu pelin in yazısısı :)
15 kişi olduk.
YanıtlaSilcansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Yerdeniz büyücüsü tadı aldım:) eline sağlık güzel olmuş ama eitha'nın dark sidea geçmesine çok üzüldüm. Bugünkü ışık karanlık savaşınin temeli o zamanlardan geliyor demek:))
YanıtlaSiltosbağa günlüğü.
Silyerdeniz mi oooo :) hehe napsın eitha delirttiler onuuu :)
andromeda.
YanıtlaSiloluyyy :)
Ahh Deep, kısıtlı sözcükler hiç bana göre olmasa da nereden nereye gelen bir öykü. Yazmak gerçekten bir yetenek.
YanıtlaSilÇok güzel olmuş deep. Özellikle betimlemeler harikaydı. Kalemine sağlık :)) Bende yazmaktayım yayınlarım.
YanıtlaSilVay kurgu harika... Hayal gücü bu olsa gerek. Kalemine sağlık:)
YanıtlaSilhttps://gunesebakarken.blogspot.com/2020/12/OYKU.html
YanıtlaSilsevgili yıldız ın yazısısı :)
Merhaba, Mamalı'nın hikayesini okumak istemez misiniz?
YanıtlaSilhttps://anlamarayan.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-mamal.html
fantastik hikayeniz kendini okuttu. kurgu güzel tebrikler. hayattan da tanıdık ögeler var, önce sevip göklere çıkarıp, yanlışını görünce karanlık tarafa geçiyor ah şu Eitha'lar :)
YanıtlaSilhttps://anlamarayan.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-mamal.html
YanıtlaSilsevgili anlam arayan ın yazısısı :)
katılım şimdilik 17 oldu
YanıtlaSilanlam arayan
yıldız
cansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Maşallah :))
YanıtlaSilhttp://pudrasekerim.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili mehtap ın yazısısı :)
katılım 18 oldu.
YanıtlaSilpudra şekerim
anlam arayan
yıldız
cansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Ben bu hafta Cansu Pelin Altıntaş'a veriyorum oyumu, çok bana dokunan, kendimden birşey bulduğum yazı oldu.
Silkırmızı.
Silgüzel tabii, çok güzel başka öyküleri de var onun :) bonheur, hanife ertaş, roza benim :) roza nın öyküsünde çok ağladım yaa :)
İşimden dolayı mıdır neden bilmem ben çok duygusuzum, normal okudum gittim. Bir çok güzel yazı vardı ama o daha bir dokundu bana.
SilBirde Virginia Wolf mu? Sadık Hidayet mi? seç bakalım. senin seçtiğine başlayayım.
kırmızı.
Sileveeey sen daha mantıklı, gerçekçi, teknik bakıyon zaten belki işindendir evet olsun yaa öyle daha iyi :) ikisi de iyi, hidayet daha denişikli tabii, wulf da romanları iyi tabii :) hidayet daha kolay olur, wulf ağır sayılır :) hidayet daha ilginç olabilir :) hem sadık hem hidayet iyidir :)
Çok duygusuz diyorlar amaa, işin garibi üzülmüyorum sinirleniyorum :)
SilPekala başlayalım o zaman Kör Baykuş'a. Alıntılarda görüşürüz ;)
kırmızı.
Sildesinler boşveeer gülcen geçcen yaa herkes kendi bakış açısına göre sölüyor :) alıntı eveey, baykuşlar kördü :) hidayet sadıktı :)
Bitti Kör Baykuş, herkes uyumuşken şimdi de Virginia ablamıza başlıyorum o.o
SilSana seçtireceğim bundan sonra kitapları :)
kırmızı.
Silkeyifli gece okumalarııı :)
Yahu ben Virginia'yi da bitirdim, üstüne Kör Baykuş'u alıntıladim ama hala gelmedi bu zıkkım uyku 🙄
Silkırmızı ruh.
Silmaşallah maşallah. film izle :) drakula istanbulda izliyom ben de, şimdi bitcek, uyuycem :)
Deep yine mükemmelsin :)
YanıtlaSilevde yazar.
Silmükemmelim de miiii :) (kemal sunal repliği)
Ben de yazdım, ama bu sefer komik değil, hüzünlü :)
YanıtlaSilevde yazar.
Silbu sefer güldürmedi :)
http://evdeyazar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-yesil-siir-baharat-yol.html
YanıtlaSilsevgili evde yazar ın yazısısı :)
katılım 19 olduuuu.
YanıtlaSilevde yazar
pudra şekerim
anlam arayan
yıldız
cansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Ay bayıldım ben bunaaa=)
YanıtlaSilYoğunluktan katılamadıydım, buna ya da bir sonrakine yazarım ben dee=)
Ben yazdım bu arada:)
YanıtlaSilhttps://burasihayalkahvesi.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4.html
YanıtlaSilsevgili ebemkuşağı nın yazısısı :)
katılım 20 olduuu.
YanıtlaSilebemkuşağı
evde yazar
pudra şekerim
anlam arayan
yıldız
cansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Deep merhaba :) Bu haftanın kelimeleri nedir acaba? Kelime Oyunu 5'in kelimeleri yani. Ben göremedim.
YanıtlaSilkendi dünyasında.
Silbak yazıda var. bonheur, sonra momentos, mükemmelis, andromeda verecekler :)
Tamamdır deep çok teşekkür ederim :)
Silkendi dünyasında.
Silhıhıms yine yazarsın sen güzel bişey beyaa :)
Sevgili Deeptone bu etkinliğe bayıldım inşallah bu hafta da ben katılmak istiyorum sevgili yıldız bu haftanın kelimeleri ağaç, keman, kedi, film, hasret olacak demişti bende bir şeyler karaladım umarım beğenirsiniz heyecanlandım ☺️
YanıtlaSilhttps://sessizkaldim.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu4.html
YanıtlaSilsevgili sessiz kaldım ın yazısısı :)
katılım 21 oldu.
YanıtlaSilsessiz kaldım
ebemkuşağı
evde yazar
pudra şekerim
anlam arayan
yıldız
cansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Merhaba...
YanıtlaSilİzninizle ben de katıldım... Harika bir etkinlik olmuş.
https://kalemimden-yazilar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-yesil-baharat-siir-yol.html
Evde Yazar blogunda gördüm etkinliğinizi.
http://kalemimden-yazilar.blogspot.com/2020/12/kelime-oyunu-4-yesil-baharat-siir-yol.html
YanıtlaSilsevgili başak kırmacı nın yazısısı :)
katılım 22 oldu.
YanıtlaSilbaşak kırmacı
sessiz kaldım
ebemkuşağı
evde yazar
pudra şekerim
anlam arayan
yıldız
cansu pelin
sevda ünlü
hanife ertaş
kaplan diary
bir edip
bigudili anne
mükemmelis
bonheur
roza
kahve zamanı
tosbağa günlüğü
kırmızı ruh
uyuşuk hayalperest
kağıttan dünyam
deepesttone
:)
Deep, Eitha'yı şimdi okuyup bitirdim. Şu an gözümde başka boyuta geçtin! Kesinlikle bu türe yeteneğin var! Üzerine yoğunlaşıp kitap yazmalısın ya da yazdıklarını senaryolaştırıp Netflix gibi platformlara sunmalısın. Dizisi ya da filmi yapılacak bir hikaye olmuş. Tebrikler!
YanıtlaSilmanxcat.
Silteşekkür ederiiim :) eitha nın devamını bi yazayım bakalım, kitap, netflix, bilmem ki olabiler tabii, bi düşüneyim, tenk yuuu :)
ayyy şahanesin yaaa hepsine bayıldım, eline sağlık gerçekten, keşke hepsinin devamını yazsan <3 <3 <3
YanıtlaSileren.
Silişallah yaa, eitha olabileer :)
ilkay.
YanıtlaSilhımm pekii, düşünürüm bi, eitha, elina :)
Sanki her şey çok normal, sanki her şey çok olağanüstü.
YanıtlaSil“Hava çok güzel bugün/Bir umut var içimdeeee…/Lalalalalaaa/Selam olsun herkeslere tahtası eksiklereee…../Lalalalalalaaaa”
Hahahaha çok tatlı.
Eitha da aşkı nefrete dönüşmüş bir kadın. Gölgeye tüm insanlar çekiliyor acı çeken tüm insanlar. Fantastik romanlara çok uzağım fakat ilginç geldi. Bu arada hayal gücün, dibi olmayan bir kuyuya benziyor:))
deryada damla.
Silpekii, saol, sevindim, eitha uzun öykü olacak, yanda arşivde eitha ayrı başlık halinde de durcak artıkın :)
İlk kelime oyunu🤩
YanıtlaSildiary of meri.
Sileveeet pandemide başlamışız :)