Kelime Oyunumuz devam ediyor. Beş kelime veriyoruz ve bu beş kelimenin de içinde olduğu öykü şiir deneme benzeri bir yazı yazıyoruz. Herkes yazabilir, herkes beş kelime verebilir.
Haftanın kelimeleri: Kurban/Şaşkın/Köy/Kümes/Serbest/
VAİNA 19
Sabaha dek ormanın içinden yükselen kurbanların çığlıkları ve sinsi düşmanın korkunç kükremeleri karşısında çaresizce geride kalanlar için yas tutmuş ve yerlerinin bulunmaması için dualar etmişlerdi. Böylesine feci bir saldırıya hazır olmadıkları için şaşkın ve yaşananlar yüzünden dehşet içindeydiler. Geri dönüp savaşmak isteyenler ve gerçekçi olup bir şansları olmadığını düşünenler arasında kavga çıkmış olsa da son sözü şifacı söylemiş ve yerlerinde kalmalarına karar vermişti. O şeyler karşısında sıradan bir ölümlünün hiçbir şansı yoktu ve şifacının gücü tek başına ancak beş tanesine yeterdi.
Mağaraya kaçamayıp köyde kalan yaklaşık yirmi kişi vardı. Gecenin ilerleyen saatlerinde duyulacak bir çığlık kalmamış gibi görünürken arada sırada o şeylerin bir yırtıcıyı andıran uluması insanın kanını donduruyordu. Sabaha doğru bir yağmur geceyi saran vahşeti yıkamak istercesine şiddetle yağdı. Güneş yükselip yağmur dindiğinde kimsenin konuşmaya gücü yoktu. Şifacı gün ışığının o şeyleri geri çekilmeye zorlamış olacağını düşünüyordu. Böylece sonsuza dek o mağarada kalmaları mümkün de olmadığından dikkatlice köye geri döndüler.
Geri döndüklerinde gördükleri karşısında neredeyse hiçbiri gözyaşını tutamamıştı. Bütün köy büyük bir yangınla yerle bir olmuş durumdaydı. Bütün ağıl ve kümes hayvanları, bütün evler depolar yakın yerlerdeki ekinlerle dolu tarlalar her şey yanmıştı. Küllerin ve kömürlerin arasında yarısı yanmadan kalabilmiş ahşap kirişler briket parçaları kırılmış kiremitler ve erimeye yüz tutmuş metal aksamlar evlerden geri kalan zavallı parçalardı. Mağaraya ulaşamayan kişilerin izi dahi etrafta yoktu. Şifacı onların yaratıklar tarafından alınmış olduklarını söyledi. Bunu atalarının anlattıklarından biliyordu.
Gölge yaratıkları, ki onları Lua'nın anlattığı Vaina kontrol ediyor olmalıydı, yaşayan canlılarla besleniyorlardı ve köye saldıranlar da onlardı. Ağlayıp sızlanmaya veya yas tutmaya vakit yoktu. Şifacı bulabildikleri her şeyi toplamalarını söyledi. Buradan hemen gitmeleri gerekiyordu. Lua herkes yanına alabilecekleri neler var diye bakmak için etrafa dağılırken dönüp çevresine baktı. Daha dün bir yuva gibi görünen köy kar gibi yığılmış küllerin altında yok olmuştu. Ve bundan kesinlikle kendisini sorumlu tutması gerektiğini düşünüyordu. Eğer her şeye burnunu sokmamış ve Vaina'yı serbest bırakmamış olsaydı bunlar yaşanmamış olacaktı. Şimdi Ingrid'den sonra yok olan yirmi kişi ve bütün köyün sorumluluğu yüreğine büyük bir ağırlık veriyordu.
Yerde bulduğu bir oyuncak bebeğe bakarken lanetlenmiş olmalıyım diye düşündü. O sırada şifacı "kendine acıyacak vaktin olduğunu sanmıyorum, bunun yerine faydalı bir şeyler düşün ve bunca insanı o şeylere yakalanmadan nasıl güvenli bir yere götüreceğimize odaklan, kendini daha sonra cezalandırırsın." dedi ve yolculuk hakkında plan yapmaya koyuldular. Gece çökmeden epey yol almış olsalar iyi olacaktı.
Baya güzel bir hikaye sevdim bunu, Vaina nerden aklına geldi:)
YanıtlaSilkitap cumhuriyetim.
Sildeğişik ve fantastiğe uygun kelime türetmeye çalıştım işte :)
şifacı güçlü yine de bayağı ama bir şifacı için :)
YanıtlaSilahmet ozan.
Silhıhım eveet :)
Oleyy yeni bölüm gelmiş :)
YanıtlaSilGüzelim köyü harap ettiler. Sağ kalanlar yeni korunaklı bir hayat kurabilir umarım. Yaşam sistemlerine güvenlik unsurunu eklemeleri lazım.
film gündemi.
Silgüvenlik pekiii :)
Helal olsun deep. Maşallah sana. Harika olmuş. Bende niyetlendim ama cesaret edemedim :)
YanıtlaSiljaponist kedi.
Silyaa dene işte kısa bir hikaye de olabiler :)
Bu bölümü kaçırmışım ben, şimdi fark ettim. :) Bayağı olay olmuş, Lua'nın da suçu yok ki yazık. İnsanların başına gelenler üzücü.
YanıtlaSilduygu emanet.
Sileveet bakalım neler olcaak :)
Yine sürükleyici bir hikaye😍Kalemine sağlık
YanıtlaSildiary of meri.
Silteşekkür ederim şekerlik :)
ilkay.
YanıtlaSilböyle bikaç bölüm okumak da keyifli oluyol :)